Yurdum kan içinde iken tırnaklarına kadar kirliliğe bulaşmışlara hala ekran ekran dolaştırılıp söz avcılığı yaptırılıyor.

Ne garip ki vahşeti aklayabilecek yegane satılmışlar bir bir görev başında. Anaları, babaları, çocukları dahi olsa; kırpmadan gözlerini yalan söyleyebilecek onursuz örnekler olarak duruyor karşımızda.

İktidarı savunmaya geçmiş görevli mareşaller olarak duruyorlar. Devlet tek zattan ibaret…

Söz konusu yer Ankara’dan ibaret Türkiye. Karşı taraf, yan taraf, öte taraf yok. Tek Türkiye.

Güvenlik kavramı, devletin baba adamlarını koruyan organ olarak vazife ediliyor.

Halka yönelik “ya itaat ya ölüm” planı devre içinde..

Özgürlük, adalet, demokrasi, insan hakları resmi palavra içeriyor.

Resmi palavra, Ankara’nın göbeğinde işlenmiş vahşete aynı istikrarla, aynı yalanlarla, aynı kandırmacıyla rota belirlemiş.

Katliam karşısında, kafa karıştıran komplo teorileri şeklinde izahat yapılmakta..

Üçüncü gününe girmesine rağmen hala ölen vatandaşlarının kimliklerini tespit edemeyen bir yönetim takımı içeriyor Türkiye.

Korkunç bir takım…

Başbakan zahmetle anlaşılacak açıklamalar yapıyor.

Ana muhalefet kurşun kalem yazımı gibi, “bakanları görevden alın” demeye getiriyor söylemlerini.

Yahuu!

“İstifa etseler ne yazar”

Diyesi geliyor insanın.

Türkiye’de siyaset yapan ve bağışıklık kazanan bu siyasetçilerin hangi okuldan, hangi kitaptan, hangi hocadan, hangi aileden eğitim aldığı akla geliyor.

Sonra, susuyor kendi kendine soru işaretleri…

Onca ölümlere gülerek cevap veren sözüm ona siyaset adamları.

Kabiliyetsiz…

Öngörüsüz…

Siyaset çerçevesinde kendine rol alan tiplemeler…

Ne ağır bir bedel…

Tam Ankara’dan, Anakara’ya verilmiş cevaptır bu katliam.

“Size verdiğimiz görevi sizden alıyoruz”

Konuşmak yok.

Söz yok.

Bakışmak yok.

Sadece ve sadece ölüm var.

Bakışlarınız ve bakış açılarınız büyük bir nefretle karşılık bulur demektir.

Yani Türkiye’de iktidara izin verenler, görevini asıl mecrasına çekti.

Direk ölüm ile uslandırma.

Ama her ne olursa olsun, bu katliamda açık kapı bırakanların Ankara’dan

yönetildiği gerçeğini önümüze döktüğüne tanık olduk.

Tanık olduğumuz bir ülkede yeniden bir tanıklık artık bıktırdı.

Onun için

İnsan olanların hayatından çekip gitme zamanıdır.

Katilliğiniz tescilli.

Gitmeniz muhtemel.

Ama giderken, gidişinize ölüm bedeli tanımayınız.