Bir Düğün ve Êzidiler (2)
LALEŞ
Êzidi kardeşime bilinçli bir şekilde -Eğer bir yemek yedirirseniz düğününüze gelirim demiştim. Çünkü her Kürdün düğününde yemek diz boyu olurdu. Düğüne gelen gidenin karnını tıka basa doyurduğu düğünlerde bir kap yemeğin lafı mı olurdu. Ama biz Sünni"ler, "kendimizden başka diğer din ve mezheplerin yemekleri yenmez" ön yargısında bulunuruz hep.
Düğün konvoyu hareket etti. Biz de BIRAZAVA (Sağdıç) olduk adeta, kimse arabasıyla bizi geçmiyor, yol veriyoruz konvoydaki araçlara hiç biri bizi geçmiyor. Düğün arabası önde biz arkada girdik Dumilê köyüne. Damadın evinin önünde indik araçlarımızdan.
Rêkêş, yolda söylemişti "toplama bir köy DUMİLÊ" diye... Saddam, toprakları verimli 810 tane Êzidi köyünü boşaltarak buraya toplamış, onların topraklarına da Arapları getirtip oturtmuş. Ama Êzidiler çalışmışlar, bu toplama kampı gibi köyü de yaşanılır hale getirmişler.
Baktım çok ilgileniyorlar bizimle Yemin ettirdim, "bizi normal bir davetli sayın" dedim. Israrlarıma uydular biz de rahat rahat, zevkle izledik onları.
Yemeklerinde pilav üstü tavuk ve salata vardı. Yemek tepsilerini önümüze koyduklarında, bilge adam Heci Hıdır bana dönerek şöyle dedi:
- Kak Enwer, bunlar fabrika tavukları değil. Köy tavuğudur. Biz de erkek çocuklarımızı daha bebeklik günlerinde sünnet ederiz. Bizde de sünnetsiz bir erkeğe ve boy abdestsiz bir insana rastlayamazsınız. Onun için yemeğinizi rahat rahat yiyebilirsiniz.
Tabi ki bizim böyle bir düşüncemiz yoktu. Temiz bir ortamdaki bir nimet bizim için pişireni kim olursa olsun fark etmiyordu. Seve seve ve içtenlikle karnımızı doyurduk ve şükür ettik, nimetlerinden bize de verdikleri ve bizi misafir ettikleri için.
Yemekten sonra bizi bir odaya buyur ettiler, Ünlü degbêjleri ilk olarak DERWÊŞÊ EVDÎ destanını seslendirdi. Çay bardakları kaç kez yan çevrildi bilmiyorum, Rêkêşe Laleş"e gitmek için sabırsızlandığımı söyleyince müsaade istedik kalktık. Hakkârililere ve Türkiye"deki Kürt kardeşlerine selamlarını iletmemizi istediler. Öyle olacak, Allahaısmarladık dedik.dedik. Onlar da; Güle güle. Allah korusun sizi kazadan beladan (Xuda gel heve bit) deyip el salladılar bize.
Rekeş, köyünün çıkışında kuzeye giden yola saptı. Ağaçlı bir vadinin içine girdiğimizde Laleş"e geldiğimizi gördüğüm kümbet biçiminden anlamıştım.
Laleş Hakkâri dağ silsilesinin, Dohok"un doğu bölümündeki yeşil bir vadinin içinde.
Yörede Herkes şair Rêkêş"i tanıdığı için, her kapı ona hemen açılıyor. Biz de bundan yaralandık desem yeridir.
Laleşten Dohok"a dönüşümüzde araçta bizim Murat"ın dikkatini çekmiş olacak ki, Dayı bir şey sorabilir miyim?dedi. Sor oğlum dedim.
Biz kaç saattir Êzidilerle birlikteyiz, senin tembihine binaen ben Şeytan kelimesin ağzımdan kaçırmamak için elimden geleni yaptım. Ama benim ilk defa gördüğüm Êzidilerin ağzından da ALLAH (Xüda-Xwede) kelimesi eksik olmuyordu. Hep konuşmalarında "Allah razı olsun, Allaha emanet ol, Allah bilir, Allah korusun" cümleleri eksik olmuyordu. Duyduk, sünnet oluyorlar, boy abdestsiz gezmiyorlar. Bu nasıl ateşe tapmaktır, bu nasıl Şeytana tapmaktır?
- Köyde yemek yerken karşımda oturan Ebu İlyas ne dedi duydun mu Murat?
- Duydum. Atalarımız Zagroslar"da, İsa"dan, beş bin yıl önce Allahlarını biliyorlardı dedi.
- Hah.. Doğru diyor adam. Zerdüştler yedi bin yıldan beridir, Allah"a tapıyorlar. Ama güneş, ay, yıldızlar ve ateş, ışık, yani nur saçtığı için de bunları kutsal sayıyorlar. Doğu Anadolu"da hala yaşlı insanlar ateşe tükürmeyi, su dökmeyi günah saymıyorlar mı? Êzidiler de bunu günah sayıyorlar ama asla ateşe tapmıyorlar. İslamiyet"in bir mezhebine mensup binlerce kent ve köylerde günde sadece üç kez ezan okunmuyor mu? Onların abdest alışları ve namaz kılış biçimleri bizimkisi ile değişik değil midir? Êzidilerde de şahadet namaz oruç, hac, zekât, sünnet, kirve vardır. Günde sabah ve akşam olmak üzere güneşe dönerek iki kez namaz kılarlar. Günlük konuşmaları gibi ayetlerini, dualarını ve beddualarını hep Kürtçe yapıyorlar.
Bu sözlerimin ardından Rekeş de araya girdi:
Türkiye"de Êzidilerle ilişkilerinizi bilmiyorum ama bizim burada Êzidiler"e çok değer veririz. Bizde Êzidilerde sünnet ve kirvelik adetleri vardır ve biz buna kardeşlik gibi bakarız. Ha bir kirve ha bir kardeşi hiç fark etmez. Ezidiler beyaz, kırmızı, yeşil renklerini çok severler. Bayanları hep beyaz giyinmeye özen gösterirler, ama mavi rengini sevmezler. Mesela otururken giyinmezler ve ayakta işemezler. Günahtır derler, bizde de öyle değil mi?
Yıllarca ama yıllarca Barzani peşmergeleri ile birlikte Sünnisi, Yezidisi ve Nasturisi ile hep birlikte mücadele etmişler özgürlükleri için. Ama bir darbe almayan, bir yarası olmayan bir aile de bulamazsınız. Saddam"ın dönemindeki Irak"ta vadilerinden derelerinden elem, kan ve irinin aktığı coğrafyanın bir bölümünde de olsa Irak"ta bugün Sünni"si, Şiisi ve Êzidisiyle Kürtler demokrasiyi tadarak huzur bulmuşlar galiba
Kimlikleri ve inançlarından dolayı yetmiş iki fermanla lime lime edilmiş bu Kürt oğlu Kürt"lerin şimdi çok az bir kısmı Türkiye"de olmak üzere İran, Irak, Hindistan, Ermenistan, Gürcistan, Azerbeycan, Süriye ve birçok Avrupa ülkelerine serpilmiş halde yaşıyorlar.
Bize köy tavuğundan pilav üstü sundular. "Afiyetle yiyebilirsiniz çünkü sünnetsiz bir Êzidi olmaz ve biz boy abdestsiz dışarı bile çıkmayız" dediler.
Dengbêjleri
Ünlü Êzidi dengbêji Salih Meheti, bize Derwêşê Evdiyi söyledi.
Laleş, değişik kümbetleri ile yeşil bir vadinin içinde bulunuyor. Şex Hadi burada yatıyor. Burası Êzidiler için mukaddes bir mekân. Ama Biadır (köy) imsi de Êzidilerle özdeşleşmiş bir yer. Dohok"tan Hewlêr"e gidince yolun solundaki köyün bir isim benzeri de Hakkâri"nin Çukurca ilçesinde Biyadır (Bêadir)köyüdür. Bundan birkaç yıl öncesine kadar Hakkâri"ye bağlı Beytüşşebap ilçesinde Elki"lerin ve Bilbesî"lerin çıktığı yaylanın imsi de LALEŞ zoması idi.
Laleş"te Şêx Adi"nin bulunduğu mekânın avlusuna girdiğinizde herkes ayakkabısını çıkarmak zorunda, geleneksel saygıdan dolayı...
Binanın girişinde bizi bir Kawal (kavval, siyah sakallı) karşıladı. Serin bir yende oturttu, sohbet ettik bir müddet. Kawal, Êzidilikte bir hizmetli veya görevli deyimidir. Kawallar türbe içinde ve çevresindeki hizmetlere bakar, dinsel törenlerde bayramlarda ve belirli günlerde ilahiler söyler, özgün çalgılar çalar, çevredeki zekâtları toplamak için köyleri dolaşırlar. Bu isime uyumlu Hakkâri"ye Bağlı Geliyê Kawalan (Kaval vadisi) ve Kawal köyü vardır.
O gün Êzidi"lerin lideri Tahsin Beg de Laleş"e uğramıştı. Şair Rêkêş"le bizi içeri aldı, dini liderin elini sıkıp hal hatır sorduk.
Türbeyi gezerken yeni evli bir Êzidi hanımı, varını yokunu takıp ziyarete gelmişti.
Rengârenk ipek dokumalarla süslüyordü Şex Hadi"nin türbesinin içi.
Bu sütunlu köşede mukaddes sayılan yerlerden biri idi.
Bir Fakir (Feqîr) gezdirdi bizi Laleş"te. Fakirler de Kawallar gibi bir hizmetli sınıfıdır. Fakirler dünyevi zevklerden kaçınıp Êzidi toplumuna kendini adayandır. Pamuktan veya sentetikten iç çamaşırı giymezler. Fotoğrafta görülen fakirin iç çamaşırı oğlak kılından ve ceviz kabuğu (ZIRGÜZ) ile boyanıp evlenmemiş kızlar tarafından dokunmuştur. Hakkâri"nin çarşı kısmına eskiden PAGAN daha güneyinde GULEREŞ babanın türbesinin civarındaki semte de halen FAKİRAN (FEQÎRAN)denilmektedir.
Laleş"teki avlularda ömürleri yüzyıllara dayanan dut ağaçları ve her gece türbe ve avluları aydınlatmak için saf, rafine edilmemiş, zeytinin ezilmiş hali ile eskiden beri muhafaza edile gelen bu küplerdeki ZEYTİN YAĞI (DONÊ ZEYTÊ) kullanılarak aydınlatılmaktadır.
Laleş"te Şeyh Hadi"nin türbesinin bulunduğu avlunun duvarında tavus kuşunun bir resmi vardı. Êzidi inancında tavus kuşu (Melekê Tawis) tanrı ile insanlar arasındaki iyilik meleğidir, onun için de Êzidilerce çok seviliyor.
Tüm ahalisi Êzidilerden oluşan Êynsifnê kasabasının insanları bize büyük ilgi gösterdiler. Birkaç çay içirmeden bırakmadılar.
Êzidilerin şanındandır bıyık, hele hele pala gür bıyık. Yaşlı veya orta yaşın üstünde bir bıyıksızına rastlayamazsınız.
Burası çok merak ettiğim AKRE şehri. Burası da bir Mardin, bir Midyat, bir Çukurca gibi çok eski bir Kürt kasabası. Bu kasaba yaşantısı ile de eskiliğini yani gelenek ve göreneklerini muhafaza etmiş bu güne kadar. Şehrin tamamı Sünni olmalarına rağmen Zerduşt gelenekleri ile Newroz bayramlarında evlerden dağlara kadar her taraf sabahlara kadar meşalelerle aydınlatılıyor.
Akre"ye giderim de KEMAL AKREYİ"yi görmez miyim? Kemal Akreyi"yi, 1970"li yıllarda Bağdat radyosundaki güzel stranlarından bilirdim. Aslında halen de İngilizce öğretmenliği yapıyor ama Irak"ta ve Hakkâri yöresinde sevilen bir sanatçıdır.
RÊKÊŞ"ten Gülbahar"ın Dohok"ta olduğunu duyunca çocuklar gibi sevinmiştim. Gençliğimizde severek dinlediğimiz ve sağ kalan sevilen sanatçılardan biri, Gulbahar. Gulbahar"a Koçanısı diye duyardım hep Bağdat radyosundan. Ben de onu Hakkârili bilirdim çünkü Koçanıs Hakkâri"ye bağlı bir köy. Ama bir müddet önce Kakşar Oremar onun ardındından da Hêvî Berwari Hanım Azadîya Welat"taki köşelerinde Gulbahar hanımın İmadiye"li olduğunu yazmışlardı. Ama onu ziyarete gittiğimizde elini öpmüş ve ona sormuştum. 1970"li yıllardan beri Hakkâri"den onu bildiğimize ve onu sevdiğimize çok sevindi. Hakkarililere selamını yolladı ve, Doğrudur çok sevdiğim annem Hakkarili"ydi. dedi. 300"ü aşkın parçası ile sevilen ünlü sanatçı aynı zamanda birkaç Arapça filmde de önemli rol almış. Değerli sanatçıyı birkaç satırla geçiştirmek değil, ileride hayatını uzun yazma sözü ile
Fotoğrafta Gülbahar"ın gençlik yıllarında afişi ve onu ziyaret ettiğimde Dohok"taki evinde
TAHSİN TAHA ve BABASI
1970"li yıllarda Kürt sanatçılarından ilk kez Tahsin Taha"nın teyp kaseti girdi evime. Peşinden Şivan, sonraları Mehmet Arif, Hesen Cizravi, Gülbahar, Şirin, M. Teyip Taha gibi sanatçıların kasetleri Irak"tan gelmeye başladı. Bu sanatçıları ve diğerlerini radyodan geceleri dinleyebiliyorduk. Kasetlerini ise el altından temin edebiliyorduk. Zaten satılmıyordu, her kes kopyaları biri birine seve seve ve ücretsiz veriyordu. Tahsin Taha"nın kasetleri gibi bu fotoğrafı da elden ele dolaşıyordu. Devrimci her gencin cebinde veya cüzdanında bu fotoğraf vardı.
Tahsin"in babası Taha Amêdî de müzikle ilgiliydi. 70"li yılların başında bestelediği ve Tahsin"in Bağdat radyosunda ve albümlerinde okuduğu COTYAR stranını daha sonraları bu kez TRT radyolarında Beyaz gül kırmızı gül diye dinledik.
Tahsin Taha ile Ayşe Şan bir konserde.
Tahsin"in çok sevilen parçalarından biri de DESTAR idi. Ölümünden sonra, memleketi olan Amêdiye kasabasında bulunan mezarına dostları bir DESTAR yerleştirmeyi ihmal etmediler. Mayıs ayı sonları (28) Tahsin"in ölüm yıldönümüdür.
Tahsin Taha ve Şivan Perwer.
Tahsin"in çok sevilen DESTAR"ın yazarı Şair Bedirxan Sinî ve Şair RÊKÊŞ Amêdî. Her iki şairin yazdıkları şiirleri biz bugün birçok sanatçının sesinden dinliyoruz.
Fotoğraftaki Margaret George Barzani kuvvetleri içinde ilk kadın Peşmerge idi. Ben bu fotoğraftan kaç tane yaptım bilmiyorum ama o yıllar onun ünü her gencin hayalini süslüyordu ve bu fotoğrafı birçok duvarı süslediği gibi Saddam"ın askerleri ile girdiği çatışmalardaki cesareti kulaktan kulağa fısıldanıyordu. O bir gayrimüslim (Nasturi)olmasına rağmen, Müslümanlardan dualar aldığını bilirim.
Dohok"ta misafir olduğum her evde bu fotoğrafı görüyordum. Altındaki rakamları okuyabiliyordum ama Arap harfleri ile yazılan yazıları okuyamıyordum. Nihayet merakımı gidermek için bir ev sahibine sordum, Kim bu Zat diye. O, Kürdistan"ın(Şoreşa Êlûnê) ilk şehidi Ömer"ê Haci Ahmettir dediler. Hemen hatırladım şimdi İsveç"te yaşayan oğlu Osman Bamerni 197475 yıllarından beri dostumdu. Ama ben ilk kez fotoğrafını görüyordum. Bu zatta aslen Hakkâri Çukurca"ya bağlı Tovê köyündendir. 11 Eylül 1961 günü sabah saat 10"da Bamernê köyü civarında Irak askerleri ile girdiği çatışmada şehit olmuştur.
abi eline sağlık
Yanıtla (0) (0)ENVER ABİ BU SADE KÜLTÜR VE SADE YORUMUNUZDAN DOLAYI SONSUZ TEŞEKURLERİMİZİ SUNUYORUZ.EZİDİ KARDEŞLERİMİZE DUYDUĞUN İLGİDEN DOLAYI AYRICA TEŞEKUR EDİYORUM
Yanıtla (0) (0)Sayın yazar bizleri bilgilendirdiğiniz için spas dikim !
Yanıtla (0) (0)yasadiginiz anilarda bende yaninizda olmak cok siterdim, ezidilerle olmak çok guzel bir duygu olsa gerek!yaziniz daim olsun sn OZKAHRAMAN.
Yanıtla (0) (0)kutlarım sizi hocam çok güzel bir gezi olmuş daha fazla bilgi yezidilikle ilgili yaşamlarını anlatsanız.
Yanıtla (0) (0)Çarşeba sor lı hemu xelke KURD Pirozu mınbarekbit ew din dineme ye dirokiye bıla her kurdek bıla lı ser kija dinibet bıla lı ser wiy dinibit bele bıla çu kurtd ew dini babu kale xuwe qet jı birneket.ew dine bu me gelek rumete.EJDADEME DI WİY DİNİDA WEŞARTİYE
Yanıtla (0) (0)emeğine sağlık. kaybulmaya yüz tutmuş böyle örf, adet ve inancları gündeme getirmek güzel bişey.
Yanıtla (0) (0)ENVER ABİ TEK KELİMEYLE HARİKASIN SİZİ KUTLUYORUM..............
Yanıtla (0) (0)Sayın ÖZKAHRAMAN merhaba. Teşekkür ederiz.Kitaplardan araştırıp yorulmadan daha akılda kalıcı bir uslupla bize bir toplumu geleneklerini göreneklerini inançlarını yaşadıkları bölgeyi ne güzel anlattınız. Sizinle seyahat etmiş gezmiş görmüş yaşamış olduk. Aslında zaman zaman kültür gezileri olarak bu tür geziler ayarlansa ve sizde buna rehberlik etseniz ne güzel olur. Önyargısız insanları ve toplumları anlatmak ne güzel.O insanları tanımadan sevdirmiş oldunuz.Kaleminize sağlık..>kırçiçeği
Yanıtla (0) (0)sayin yazarimizi kutluyorum ve cok tesekur ediyorum bize her zaman ezidi halkindan bahs ederseniz dahada seviniriz.biz sunni kordler olarak ezidi kurdleri kendimize abi olarak goruyoruz cunku kurdun ve kurdistanin tarihini kulturunu degerlerini onlar hep tasidilar bu gunlere kurdistanin tarihi ve kulturu ve degerleri ezidi kurdlerin sirtinda hep bir agir yuk olarak bu gunlere getirdiler onun icin ezidi kurdler tum kurdlerin abisidir.kurdistanin tarihi ve kulturu tum degerleri artik her kurdun yuku olmalidir.tesekurler saygi deger arkadaslar bu konudu tum kurdler duyarli davranmalidirlar.ezidi kurdleri hic bir zaman yalniz degildir.
Yanıtla (0) (0)JİBO ENVER BABA GELEK SİPASTİKEM KÜLTÜRA KÜRDAN İNAYE
Yanıtla (0) (0)ZİMAN EVVER BABA BU GÜRÜNTİYA EM SİPASTİKEM
DESTITE MAÇİ DİKEM SİPAZJİTERA
Üstadım bu sadece bir yazı geğil.
Yanıtla (0) (0)Belgesel şeklinde devam eden bu çalışmanız umarım güzel bir kitap haline gelir. Yüzyıllardır Hakkari halkı ve Irak topraklarında yaşayan bizim halkımızın her yönden çok fazla kültürel, sosyal ve toplumsal birliktelikleri var. İslamiyetten önce Kürt halkının dini olan Yezidiliğin verdiği kültür ve uygulanan bir çok kültürel olaylar halen Hakkari halkı tarafından benimsenmekte ve uygulanmaktadır. Her ne kadar araya sınırlar çizilmiş olsa bile, aramızda din ve inanış farkı olsa bile yaşadığımız coğrafya ortak ve kültürümüz birdir. Biz aynı halkız.
Kürd Halkı...
Bu belgesel çalışmalarınızı büyük keyif ve özenle takip ediyorum. Bu tür çalışmalarınızın devam etmesini istiyor Başarılar diliyorum.
spas jı bu nıwist u ditıne te amadekırın te. her dem bıji.
Yanıtla (0) (0)süper yazmışsın .ellerine sağlık ama bir de feraşine gelsen oradaki yaşamı anlatsan çok makbule geçerdi valla.
Yanıtla (0) (0)Enver hocam bize bu bilgileri verdiğiniz için minettarız.Ya rasti çand û hûnerên yezdan bi gelek kevnar û dîrokêye .Çent zilm û zorî ji dîtibin jî dîsa jî li xwedî çanda xwe û ola xwe xwedî derfetine qevmek vek yezdan rastî 62 êrişên dijmina hatine lê hîna jî xwe diparêzên û li ber asimilasyonên derve çanda xwe û olêyên xwe didomînin qevmeke qedîmîn e.Du bare spasiya xwe dikim û slaw hûrmet ji bo te mamoste
Yanıtla (0) (0)bize yezidilerin inanç ve kültürlerini az da olsa tanıttıgın için yürkten teşekkür ediyoruz
Yanıtla (0) (0)önce sayın hocama böyle bir çalışmalarından dolayı teeşekür ederim.şunu yazmam gerekirki çok duygulandım.yezidilere sahip çıkalım diyorum.onlara sevelim hor görmeyelim.çünki dirokomuzun kahramanlarıdır onlar
Yanıtla (0) (0)hocam bende yezidi kültürüyle yakından ilgilenen bir üniversite öğrencisiyim gerçektende yezidi kültürünü her sünni kürdün bilmesi gerekiyor dahası yezidi tarihinde bir çok başkaldırıda vardır kendi gelenek ve göreneklerini bu güne kadar yaşatmayı başardılar bu yüzdende yesidi tarihini bilmek gerekiyor diye düşünüyorum bu açıdan sizede teşekkürlerimi sunar bu değerli bilgilerinizden dolayı ellerinizden öperim..
Yanıtla (0) (0)Çok güzel, anlamlı bir gezi yazısı olmuş. Yezidiliğe ait bilmediğimiz kültürel anlamda birçok şeyi anlatmış olan yazarımıza teşekkür ederiz...En azından yıllardır yezidiler için anlatılanların çoğunun temelsiz bilgilerden ibaret olduğunu gösteren bir yazı...
Yanıtla (0) (0)SİZİ BU BAŞARILI ÇALIŞMANIZDAN DOLAYI KUTLARIM.HAYALİMDE O KUTSAL YERLERİ ZİYARET ETMEK VAR.SPAS....
Yanıtla (0) (0)bence bu kadar bilgi eksikligi ile bir konuyu yazmaya calismak, o konuyu yazmaya calismaktaki amacin tam tersi bir tepkiye yol acar.. son donemlerde kurdlerin eski ve endilerine ait din olan zerdust luk dinine karsi bir yazar elbette duyarsiz kalmamalidir. ama bu kadar bilgi eksikligi ve kavram yanlisliklari ile bu kesinlikle bir yazara yakismiyacak bir tavirdir. allah kielimesi sadece islamiyete aittir islamiyette tapilan tanrinin ismiallahtir.. dolayi si ile yezidilerin allaha tapmasi gib bir olay kesinlikle soz konusu olamaz... zerdustlugun tanrisi ( tapilan yuce varligi) ahuramazdadir iyi temsil eden tanrisi-- cunku bu dinde iyilik-kotuluk, aydinlik karanlik savas icerisindedir deger verilen ve tapilan tanrisi ise ahirazmadadir yani allah degildir...atesi kutsal saymalari ise aydinligin karanliga karsi temsili oldugundadir.. ayrica islamiyetteki seytanin atesten yaratilmasi ise direk yezidilikle alakasi vardir.. seytanin atesten yaratilmasi o donemlerde yaygin olan din zerdustluge karsi bir saldiridir..atesten yaopilan seytanin sahsinda yezidileri toplum disina itme butun kotuluklerin kaynagi olam linc etme gibi donemin politikasidir.. yazar cizxerler toplumun duyarli oldugu konularda biraz daha dikkatli olsalar bu yapmak istedikleri toplumub yararina olmada daha iyi seyler yapmalarina vesile olacaktir.. saygilar
Yanıtla (0) (0)Önce okuduğumuzu anlamağa çalışalım.Başlığa bakıp yorum yapma gayreti içinde olan
Yanıtla (0) (0)arkadaşlara sözümüz budur Bir deyim vardır Baktığın gibi görürsünlütfen sizde anlamış gibi okumayın yazılarıBu yazı bir roportaj türüdür yazar gördüğünü duyduğunu yazmıştır.
Yazının hiçbir yerinde Zerduştluğun Kürtlere ait bir din olduğunu iddia etmemiştir.Desede yeridir.Galiba bu dinin bir dönem Asyadan,Avrupaya ve Afrikaya kadar yayıldığını bilmeyen yoktur Bilinçli biri de çıkıp (Allah yalnız İslama aittir.)demez tabi..Yazar zaten aynı anlamlı kelimeleri parantezlemiştir anlaşılsın diye..Zaten yorumcu arkadaş bilen biri olsaydı (Hüda,Xuda,Xwede,Yezdan,Yêezda,Rab ve Homa ) kimlerinin anlamını ve niçin kullanıldığını bilirdi.O bilmez ama söyleyelim hepside Allah anlamındadır
Bizde güneşin ayın yıldızın Zerak ına nur demiyormuyuz,Hırıstiyanlarda belirli günlerde mum yakmıyorlarmı doğu ve güneydoğuda birçok türbe ve yatıra Fındık,Şımal,
Mum yakılıp bırakılmıyormu..Bir insan bu nuru bir mum kadar bir diğeride kucak dolusu seviyorsa ne var bunda.?
Siz birakin allah kim için varolmus tartismalarini benimiçin bu dunyada benim ulusal micadelem allahtanda onemli ki kurt ulusal mucadelesinin içinda kadinlarinda ...harketine katilip her erkek gibi cesurca ,,, ilk bizim kahraman cesur kizimiz MERGERIT GIWERGIS kurt ulusal mucadelesinde kadinlara onculuk etmedimi?
Yanıtla (0) (0)YAZILARINIZ ÇOK GÜZEL DAHADA BENİM İÇİN ANLAMLI OLAN YAZILARINLA BERABER FOTOĞRAFLARDIR BAŞARILARININ DEVAMINI DİLİYORUM
Yanıtla (0) (0)Memoste merhaba
Yanıtla (0) (0)Yazini okurken cocukluguma götürdün beni.Bir misali ve bende bir cocuk, kücük ellerimden tutup panayir gezdirir misali o renkli dünyamda gezdirdigin icin sana tesekkür ediyorum.
Anlatmama baslamadan önce sagdic kelimesinin bizdeki versiyonunu aktarmama müsaade ederseniz sevinirim.Sitenizin bir yazari , bir kelime üzerine yazarken en dogrusu bizim versiyondur der gibi yazmisti.Halbuki hepsi dogru ve buda dilimizin zenginligine bir isaret degilmidir ? Bizde sagdica Sosmam denir.Klavyem el vermedigi icin siz S harfinin altina birer nokta yerlestirin ve bu sosmam kelimesinin pismam, dotmam ile ne kadar benzestigini hayretle görürsünüz.
Evet memoste beni nerelere götürdünüz ona gelelim.
Evmizin duvarinda , o dönemki gazetelerden elimize gecen resimler ile ancak bir Melle Mistefa Berzani resimi ve birde Margeretin resmini astirmisti amcam. Hic unutmam , ogluna ölcüleri al ve hemen git iki tane cerceve al getir demisti.Sonrada onlari duvara astirmisti.Simdi bunda ne var diyeceksiniz ? Eger bu bir Botan veya Hakkaride olsaydi cok dogaldi.Lakin olay Xarpet ( elazig ) mintikasinda geciyordu.Hemde cok dindar bir ailede yasaniyordu.Demek istedigim Margeretin resminin duvara asilmasina müslüman bir aile olmamiz engel degildi.Kürd olmak yetiyordu.Hatirladigim kadari ile kod veya takma ismi Sello idi ( Yine S harfi noktali) ve kendisi yüzbasi rütbesi ile savasiyordu. Ayrica Melle Mistefaninda hayatini kurtarmisti diye yazmisti o zamanki gazeteler.Ve bir gün evimizdeki heyacan yerini hüzüne birakmisti.Kadinlar neyse , erkeklerde agliyordu.Bir tek amcam haric koskoca erkeklerin aglamasi acayibime gitmisti.Cünkü cocuklarin ve kadinlarin aglamasini görmüs ve erkeklerin aglamasinida ilk sefer görüyordum.Amcam ise aglamak yerine Amed tütününden hincini cikariyordu.Rahmetli yengeme merakla bakarken o güzelim kürtcesi ile Lawe min Apo ser wenda kir.Wi ji bo me ser dikir....
Kürtcemi borclu oldugum bu kadinida bana kürdlügümü miras birakan amcamida ve ogün cemaatte gözyaslari ile neyi kaybetmenin ,ne demek oldugunu kavratanlarida rahmetle aniyorum.
Sello icin sunnilerde diyorsun -ben ise müslüman demeyi tercih ederim.Cünkü bu ehli beyte ve ehli sunnet kavramindan türeyen bir kavramdir- dua ediyorlarmis.Etmelerinde mahsur varmi ? sanmiyorum. Lakin zalimlere herkesin beddua ettigine eminim. Dualarin duyulup duyulmadigini bilmem ama beddualarin yerini bulduguna sahidim.Mesela sariksiz Xumeyni olan Sah Riza Pehlevi yerde altin tuvaletlerde sey ederken havada ucagi ile gezip yerde tuvaletini edecek bir memlekette bulamadi.Bir ada ugruna Melleyi arkadan hancerledi ama o ada ugruna sekiz yil milletinden milyonalrca insan öldü. Onunlar o ada ugruna anlasanda ayni sekilde milyonlarca insanini verdi.Enfal dedi ama mazlumu katletti.Sonu ise malum !!!
Neyse memoste son duragimiz olan Tahsin Taha ya geldik.Sesi yag gibi Billur bir sekilde akan o insanida rahmetle aniyorum.Bazi sahtekarlar ise ben derledim diyerek beyaz gül kirmizi gül diye meshur oldular.Birde müzik uzmani diye gecindiler.Halbuki beyaz gül kirmizi gül degildi, rabe Cotkar idi orjinali.Ne yaparsin herseyimizi calmadilarmi ?
Memoste careki din spas dikim u te bi dileki germ silav dikim.
Sayin Nesturi merhaba
Yanıtla (0) (0)Ne sizi ilgilendirir veya ilgilendirmez o sizin sorununuzdur.Lakin Kürd kadinlarinin öncülügü degerli komutan Margeret ile baslamadi.Zarife Xanim, Telli su an aklima gelen ilk savascilar iken , birde yöneten kadinlar varki onlarin icindede Zerge hanim asiretler konfederasyonunun basi olan Millan asiretlerine önderlik etmisti.Hemde bundan 90 yil önce ! Selamlar
ELİNE YÜREGİNE DİZLERİNE SAGLIK BİRLİK BERABERLİK VE DOSTLUK BAŞARI HEP SİZİNLE OLSUN....
Yanıtla (0) (0)MERHABA ENVER DAYI SANA DAYI DERDIK KUCUKKEN BEN SENIN BIR YARIM ASIR İŞ HAYAT VE HAYAT İÇİNDEKI ZORLUKLARA RAGMEN HAYATINI PEYLAŞTIĞİN FAHRI BEYIN OĞLU AYHAN IN TABII BABAMLA OLAN İŞ HAYATINIZ DA SIZIN SANAT YOLUNDAN COK DERSLER ALDIK RESIM CEKMEYI DOĞA ILE ILFILENMEYI ÖĞRENDIK KI BUNA EN IYI N ORNEK OLARAK ABIM MURAT ELE ALABILIRIZ CUNKU İÇİNIZDE KI SANATI EN YAKIN AŞİLADİĞİNIZ KİŞİ O VE SIZIN YOLUNUZ
Yanıtla (0) (0)Meriv ji yekî hez bik e û 40 salan carek bibîné, ma ev yeka ha heq û rewa ye ?
Yanıtla (0) (0)Enverciğim
Nasıl oldu bilmem, bir baktım senin resim sergin de dolaşıyorum. Sana e-mélimi veriyorum. Lutfen beni ara. E-mél adresını bana yolla. 71 yaşındayım. Sende 67 yaşında olmalısın.Barı internetle dertleşelim.Allah sana çok uzun ümürler versin ve seni namerde muhtaç etmesin. Sergin harikadir. Zaten sana yakışan da budur.Telefonum 0535.723.1108 Selamlar, sevgiler
Şakir Epözdemir
DAYI HERZAMANKI GIBI BUDA SUPER OLMUS IYKI VARSIN IYIKI BIZIMŞLESIN ELLERINDEN OPERIM DAYO SAGLICAKLAR KALIN.........jirkili_1414@hotmail.com
Yanıtla (0) (0)bu kadar mükkemmel gerçekleri gün yüzüne çıkardığınız için size çok teşekkür ederim.Bizi aydınlatmanızın devamını diler saygıyla önünüzde eğilirm.
Yanıtla (0) (0)inan sizin sayenizde yöre elbisesini tanıma fırsatını gördüm ve şukranlarımı bildirir saygılarımı iletirim
Yanıtla (0) (0)