Kültürü, sanatı kendi belirledikleri, tercih ettikleri alanlarıyla sınırlamak isteyenlerin kararlarına saygı duyacağıma; bireysel tavır alış hakkımı kullanarak protesto etmek istedim.

Siz bu satırları okuduğunuz gün İstanbul TÜYAP Kitap fuarı 33. kez kapılarını okurlara açacak.

Dokuz gün boyunca İstanbullular kitaplarla, yazarlarla, etkinliklerle buluşacak.

Gayet güzel ve insanın içini hoş eden dinamik bir kültür, kitap buluşması elbette.

Ama ben epeydir İstanbul sonbahar programlarımı kitap fuarına göre ayarlayan seyahat biletlerini o tarihlere göre ayarlayan ben, bu fuarda olmayacağım, yokum.

Son bir haftadır telefonla veya mesajla soran arkadaşlara, okurlara sadece katılamayacağım, bu fuarda yokum diyor ve kısa kesiyordum. Ama baktım olmayacak gerekçesini açıklayayım istedim.

Daha önce de yazdım. Ve ilgilileriyle de görüştüm. Kültürden sorumlu Diyarbakır Vali yardımcısı, Belediye eşbaşkanı, Ticaret odası başkanı, il kültür müdürü ve diğerleri. Belediye eşbaşkanı fuar yetkililerine yazdı. Ticaret odası başkanı görüşmeye çağırdı.

Ama nafile! Fuar yetkililerin kararlarını değiştirmeye niyetleri yok anlaşılan.

TÜYAP Diyarbakır Kitap Fuarı düzenleyicileri 2015 yılı Mayısının üçüncü haftasına denk gelecek tarihte yapacakları kitap fuarını iptal ettiler. İki yılda bir yapmaya, ya da özcesi yapmamaya karar vermişler. Diyarbakır yerine bu yıl aynı tarihte Samsun’da ilk kez fuar yapacaklar.

Kaba gerekçeleri şu: “Büyük yayınevleri para kazanamıyormuş”.

En az beş yayınevi ile görüştüm, kendileri ile görüşülmediğini ve böyle bir kararın neden verildiğini bilmediklerini söylediler.

Galiba birileri bu arkadaşlara kültürün, kimliğin parayla pulla satın alınamayacak kadar kıymetli olduğunu anlatmalı.

Çok uzatmak istemiyorum.

Kızgın ve öfkeliyim bu konuda.

Kültürü, sanatı kendi belirledikleri, tercih ettikleri alanlarıyla sınırlamak isteyenlerin kararlarına saygı duyacağıma; bireysel tavır alış hakkımı kullanarak protesto etmek istedim o kadar.

İki ayrı kurumdan davet aldım. Konuk ülke Macaristan’dan entelektüel yazar dostlar da katılmam için aradılar. Yok, dedim.

Madem beş yıldır şehrimde yaptığınız ve her yıl altı gün boyunca ortalama yüzbin okurun ilgisinden de memnun olduğunuzu bizzat yetkili ağızlarınızla beyan ettiğiniz kitap fuarını yapmamaya karar verdiniz!

Ben de sizin fuarınıza katılmıyorum.

Sizi okurlara ve entelektüel kamuoyuna şikâyet ediyorum.

Benimkisi bireysel bir tepki, kimilerine anlamsız gelebilir, öylesine işte.