An 3 (Şiir)
bahar bu korkunç güzel on dördünde kızların demi gibi öğle taze dökülmüş toprağın yüzüne gökkuşağının altında serili bu sultan sofrası nimet nimet çatala kaşığa bir fincan çayın tadı düşer ortalığa arar durur delinin biri velhasıl kokulanır dağ bayır meyva çekirdeği etlenir gökyüzüne hakimdir kartal asaleti ve haşmetiyle kızlar memelerini tutar güneşe ve kalpleri atar bénevşın rengine yaradana tükürmüş medeniyetsiz ve şerefsizin biri mevsime bahara bana inat gıravatının ucundan zehir damlıyor yürüyor bak caminin avlusuna doğru nasılda kıyar bu mevsim çimenleri ezmeye insan karıncanın kolunu kırmaya ya da be hey cahil yediğini ye diğerini ortalıkta koyma bir yerine filintanın biri oturmuş yavuklusuyla kara kavağın gölgesinde düşmüşler muhabetin kör kuyusuna bu işte baharın mukafatı gelecek için oğul veren kız veren göbek taşına ter yıldızlar düşer gecenin koynuna ay öper derenin dudaklarını çoban ataşinden kaçar kıvılcımlar rüzgar sarhoş gezinmelerde dağ abdal olmuş dalda yapraklar hışırdar bahar sabahına yine.