Yüksekova Haber Portalı
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, Yüksekova Belediyesinde kayyumdan kalan borçlar ile ilgili açıklama yaptı. TBMM Genel Kurulunda söz hakkı olan Oluç, Yüksekova Belediyesinin bir enkaz haline getirildiğini söyledi.
Yüksekova Belediyesi meclisinin borçların çözümü için bazı kararlar aldığını ancak Yüksekova Kaymakamlığı tarafından reddedildiğini ifade eden Oluç, belediye çalışanlarının maaşlarını alamadığını belirtti.
‘Belediyenin tüm gelirleri ipotek ettirildi’
Kayyum yönetiminden 680 Milyon TL borç bırakıldığını dile getiren Oluç, “Yüksekova Belediyesi, seçim öncesinde kayyum elindeydi ve kayyum 680 Milyon TL borç bırakmış. İlginç bir uygulama da yapmış, kayyum olarak atanan o dönemin kaymakamı Mahmut Kaşıkçı, atandıktan sonra 5 Haziran 2017’de belediye meclis toplantısında 2 karar alıyor. Bu kararlarla İller Bankasından kanalizasyon inşaatı için 18 Milyon TL, içme suyu inşaatı için ise 78 Milyon TL kredi kullanıyor. Kayyum bu proje ile ilgili tüm işlemlerin tek yetkilisi olarak kendisini belirliyor. Aldığı kredi karşılığı belediyenin tüm gelirlerini bankaya ipotek ettiriyor. Kararla kredi borcuna karşılık belediyenin tüm gelirleriyle belediye çalışanlarının maaşları ve ilçeye hizmet için gönderilecek para da teminat olarak gösteriliyor. Bu paranın da yetmemesi durumunda proje kapsamında yapımı tamamlanan inşaatların da İller Bankasına rehin verilmesi kararlaştırılıyor” dedi.
‘Belediye bir enkaz haline getirildi’
Sorunun çözümü için meclisteki diğer partilere de seslenen Oluç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Yüksekova Belediyesi, 31 Mart seçimlerinden sonra çalışanlarına maaş ödemesi yapamıyor. Çünkü İller Bankası, belediyenin bütün gelirlerinin %100’ünü kesiyor. Şimdi böylelikle aslında Yüksekova Belediyesi bir enkaz haline getirilmiş oldu. Bunun üzerine Yüksekova Belediyesi bu durumu değiştirmek için bir karar alıyor. Dün belediye meclisinin aldığı bu kararı kaymakamlık reddediyor. Mecliste grubu olan diğer partilere de sesleniyorum. Yüksekova Belediyesinin bu sorununun acilen çözülmesi gerekiyor. Yani Adalet ve Kalkınma Partisi’nin, Cumhuriyet Halk Partisi’nin de burada seçmenleri vardır. Oy vermiş insanlar vardır. Bu insanların hem belediye çalışanlarının hem de orada yaşayanların daha fazla mağdur olmaması için bu konuda adım atılması gerekiyor. Yüksekova’da 31 Mart’ta halk, %66 oranında Halkların Demokratik Partisine oy verdi diye onların cezalandırılması, bu şekilde mağdur edilmesi doğru bir tutum değildir.”