Sanırsınız ki milletvekilliği bir meslek!
Değil kardeşim, değil. Bunu anlayın artık!
Herkesin ayrı bir işi var.
Vekil dediğimiz bir süre için kendisini seçen halk adına temsili hakları kullanıyor, o kadar.
Bu sebeple demokrasi de demokrasi diyorsak öncelikle bunu içselleştirmek gerek.
Partiler muhtemel vekil aday listelerini ilan edip Yüksek Seçim Kuruluna verdikten sonra bir ya da iki dönem vekillik yapıp listelerde yer alamayanlar; ya kendileri ya da sevenlerince 'neden yok' telaşına düştüler. Telaşa düşmekle yetinmeyip ortalığı velveleye vermeye de kalktılar.
"Yoğum" diye küsenlere, birdenbire sahadan çekilenlere ise zaten söz gerekmez!
Vekil olan en fazla iki seçim dönemi vekillik yapmalı. İnanın ki fazlası alışkanlık, bağımlılık yaratıyor. Güce tapıyor, yabancılaşıyorlar.
Halk ve Hak temsiliyeti filan hepsi boşa çıkıyor. Kendilerini adeta halkın üzerinde vazgeçilmez kudretli birer "saygın kişilik" gibi görüyorlar. Ve buna inanıyorlar da tuhaf olan bu!
O, V. İ.P. ayrıcalığın cazibesi çıldırtıcı bir arzu gibi zuhur ediyor bedenlerinde.
Ve işin bir başka yanı seçildikleri coğrafyadan da kopuyorlar. Bu kopuş zaten ithal ikameci politikalar gibi dışarıdan taşınıp bir seçim bölgesinden seçilerek Ankara'ya gidenler için tabii ki geçerli değil. Onlar zaten süreleri bitince geldikleri yere tekrar geri gidiyorlar. Asıl kopuş bölgeden seçilenlerde. Ankara yeni şehirleri oluyor. Ne de olsa eski vekiller!
Defalarca bunun örneklerini farklı parti vekillerinde (emeklilerinde bile) gördüm.
O sebeple iki dönemden fazla vekilliğe karşı olmak, vekil oldukları için de sürekli denetlemek her asilin vazgeçilmezi olmalı ve bütün partiler için de kural haline getirilmeli...
Ha unutmadan; kimi mesleklerin kısmi bağımsızlığı, serbestiyeti ve bu tuhaf ülke gibi demokrasi kültüründen yeterince nasiplenmemiş olması nedeniyle temsil hakkını kendi titr'lerine odaklayanlar var. Bilirsiniz canım iki laf edilince "mesleki onur"larının zedelendiğini düşünenler.
Onur, çarşı pazar metaı değildir. Alınıp satılmaz! Her hangi bir meslekle de hiç sınırlanmaz.
Bir söz der ki; "Çiçeklerin, çöplerden daha güzel olduğuna sinekleri ikna edemezsiniz". Hele ki çöplüğe alışanlara...