UEFA'dan yapılan açıklamada, spor etkinliklerinde sportif olmayan nitelikteki davranışlar sergilediği, futbol sporunun itibarını zedelediği ve genel davranış ilkelerine aykırı davrandığı gerekçesiyle Merih Demiral'a iki maçtan men cezası verildiği belirtildi.
Öte yandan Türkiye Futbol Federasyonunun karara itirazla ilgili çalışma yaptığı öğrenildi.
Karar değişmediği takdirde Merih Demiral, çeyrek finaldeki Hollanda ve milli takımın tur atlaması durumunda yarı final maçında oynayamayacak.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, UEFA Disiplin Kurulunun, EURO 2024'ün son 16 turunda oynanan Avusturya maçındaki "bozkurt" hareketi nedeniyle milli futbolcu Merih Demiral'a 2 maç ceza vermesine tepki gösterdi.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş da sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, kararı kınadığını belirterek, "Bu ceza, çifte standartlı, ön yargılı bir anlayışın neticesidir. Maksadını aşan bu karar, EURO 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası'na gölge düşürdüğü gibi sporun barış ve dostluk iklimini de zedelemektedir. 'Bizim Çocuklar' kim ne yaparsa yapsın şimdiden bizim şampiyonlarımızdır." değerlendirmesinde bulundu.
UEFA İcra Kurulu Üyesi Servet Yardımcı, UEFA'nın Merih Demiral'a verdiği 2 maç cezanın, futbolun bağımsızlığına müdahale olduğunu söyledi.
Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak ise, "UEFA'nın, hukuki hiçbir dayanağı olmayan, bütünüyle siyasi olduğuna inandığımız haksız ve yanlı kararını kınıyoruz. Ülkemize ve milli futbolcumuz Merih Demiral'a uygulanan bu çifte standarda karşı hukuki yollardan hakkımızı aramaya devam edeceğiz. Futbolcularımıza inanıyoruz. Onlar da gereken cevabı yeşil sahada verecektir!" paylaşımında bulundu.
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada da şunlar kaydedildi:
"UEFA tarafından A Milli Futbol Takımı oyuncumuz Merih Demiral’a iki maç müsabakalardan men cezası verilmesini esefle karşılıyoruz. Uluslararası spor karşılaşmaları, toplumları ve ülkeleri birbirine yakınlaştırmak için tertip edilmektedir. Yurt içinde ve dışındaki tüm vatandaşlarımızda derin bir hayal kırıklığı yaratan bu karar, bazı Avrupa ülkelerinde yabancılara karşı ön yargılı davranma eğiliminin giderek arttığı yönündeki değerlendirmeleri güçlendirmiştir."