Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, trafik kazasında 21 kişinin hayatını kaybettiği Mardin'in Derik ilçesinde incelemelerde bulundu, ardından basın toplantısı düzenledi.
Basın açıklamasında ilk olarak söz alan, görevinden uzaklaştırılan Mardin Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Ahmet Türk, kaza yapan TIR’ların kamyonlardan dönüştürüldüğünü söyledi:
“Bu felakete neden olan kamyonlara baktığımızda, hepsi eski kamyonlardan TIR’a dönüştürülmüş. Maalesef bugüne kadar ne muayene konusunda bir şey ne de başka bir şey yapılmış. Böylesi başıboş bir ülkede felaketlerin yaşanması kadar doğal bir şey yok. Bu olaya müsebbip olanların mutlaka ortaya çıkarılması için gerekli çalışmalar yapılacak. Halkımızın başı sağ olsun. Derik halkının başı sağ olsun.”
“Ağır tonajlı yük taşımacılığının en yoğun olduğu bölge”
Ardından konuşan Sancar, aynı gün Antep’te de 16 kişinin hayatını kaybettiği bir trafik kazası olduğunu hatırlattı:
“Derik’teki felaketin özel yanları olduğunu baştan belirteyim. Burada yaşadığımız felaketi basit bir kaza olarak geçiştirmek mümkün değildir. Olayın bir yanında ihmaller zinciri yer alıyor. İhmaller zincirinin başında da şehir merkezinden ağır tonajlı ve tehlikeli yük taşıyan araçların geçişine izin verilmesi bulunuyor. Ağır tonajlı ve tehlikeli yük taşıyan araçlar şehrin içinden geçiyor. Bunun hiçbir şekilde mümkün olmaması lazım, buna izin verilmemesi lazım.
“Ağır tonajlı yük taşımacılığının en yoğun yaşandığı bölge burası. Bölge derken İpek Yolunu kastediyorum. Daha açık söylüyorum, Kürt şehirlerini kastediyorum. Habur’a kadar uzanan bölgede, burası da dahil olmak üzere çevre yolunun yapıldığı bir tek şehrimiz yok. Bazıları Cizre’yi örnek verecek ama kısacık bir çevre yolu dışında bu konuda tedbir olarak alınması gereken en önemli uygulama yapılmamış.
“Derik aynı zamanda Eti Bakır tesislerinin yer aldığı, dolayısıyla ağır yük taşıyan araçların sık olduğu bir şehir. Bu yük tehlikeli madde niteliği taşımaktadır. Bu yükleri taşıyan araçlar da Eti Bakır’dan aldıkları fosfat yükünü götürürken kaza olmuştur.
“İlk kazadan sonra hiçbir tedbir alınmıyor”
“İlk kazanın üzerinden 20 dakika geçmesine rağmen hiçbir tedbir alınmıyor, yol kapatılmıyor, kaza yapan araçtan saçılan fosfat yola saçılmışken buna dair hiçbir önlem alınmıyor. 20 dakika sonra bir başka tır gelip buradaki insanlara çarpıyor.
“Yıllardır Derik’e bir çevre yolu yapılmaması bu kazaların felakete dönüşmesinin en temel sebebidir. Yıllardır parti olarak parlamentoda ve başka platformlarda bunu dile getirdik. Vekillerimiz Derik’e çevre yolu yapılması için önerge verdiler. Neden yapılmadığını sordular. Bu konuda her vesilede ilgili kurumlardan ve bakanlıklardan talepte bulundu arkadaşlarımız ama bunların hiçbiri dikkate alınmadı.
“Mardin Büyükşehir Belediyesi’nin (MBB) Ulaşım Koordinasyonu Mart 2020’de bir toplantı gerçekleştiriyor. Gündem Derik’te bu ağır ve tehlikeli yük taşıyan araçların saat 7 ile 21 arasında geçişinin yasaklanması kararı. Bu kararı tartışmak üzere Ulaşım Koordinasyon Merkezi toplanıyor ama Derik Kaymakamı, Derik Emniyet Müdürü buna gerek olmadığını söylüyorlar. Toplantıya da katılmıyorlar zaten. Sonraki yazılarında da buna gerek olmadığını söylüyorlar.
“Bu yol, felaketin yaşandığı gün tek şerit. Tek şeritten bu kadar ağır tonajlı araçların geçmesi, böyle tehlikeli yük taşırken şehrin içinde seyretmesi asla kabul edilemez.”
“Cengiz Holding’in açıklaması geçiştirmedir”
“Burada Eti Bakır tesisleri var. Eti Bakır tesislerinin Cengiz Holding'e ait olduğu biliniyor. Mazıdağı’ndan Diyarbakır’a bir tren yolu döşendi, Sırf Eti Bakır İşletmelerinin taşımacılığı daha güvenli ve kolay olsun diye. Kendilerinin daha çok kar etmesi için.
“Mardin-Diyarbakır yolunun önemli bir bölümünde güvenlik kuleleri var, bunlar çok büyük ölçüde Cengiz Holdingin tırlarının güvenliğini sağlamak için yapıldı. Her iki ihaleyi de yani hem Mazıdağı-Diyarbakır demiryolu ihalesini hem de Mardin-Diyarbakır karayolundaki güvenlik kulelerinin ihalelerini yine Cengiz Holding almış.
“Cengiz Holding’in "bu olayda hiçbir sorumluluğum yoktur" diye açıklama yapması bir geçiştirmedir. Tıpkı İçişleri Bakanının burada yaptığı açıklamanın bir suçluluk telaşını yansıtması gibi.
“Göz göre göre gelmiş bir cinayettir”
“Bu basit bir kaza değildir. Bu tipik bir Kırmızı Pazartesi vakasıdır. Göz göre göre gelmiş bir cinayettir. Bütün bu tedbirlerin tamamı değil bir kısmı bile alınsaydı bugün Derik’te 21 canımızı yitirmiş olmayacaktık.
“Denetimsizlik, her türlü karı güvence altına almak ve yüksek karları garanti etmek için uygulanan politikalar ve Kürt şehirlerinde halkın yaşamını da güvenliğini de hiçe sayan bütün bu yanlışların veya zihniyetin sonuçları ortada.”