Emek ve Özgürlük İttifakı'nın, Millet İttifakı ile başkanlık vb. pazarlığına girmemesi meselesi doğru anlaşılması ve anlatılması gereken bir konudur. Emek ve Özgürlük İttifakı izlediği yöntemle, iktidara değil; çözüme ortak olmak istediğini göstermiştir.
Toplumun birikmiş, acil çözüm bekleyen devasa sorunları var. Emek ve Özgürlük İttifakı'nın Meclis'e taşıyacağı halk iradesi, sorunların çözümünde anahtar rolü oynayacaktır. Bu tartışmasız bir gerçektir. Kadınların açık iradesine, mücadelesine ve net talebine rağmen; İstanbul Sözleşmesi bile Millet İttifakı'nın ortak politikalar metninde yer almadı/alamadı.
Koltuk değil, çözüm lazım
Tek başına bu örnek bile Emek ve Özgürlük İttifakı'nın Meclis'teki önemini kavramak için yeterlidir. Bize koltuk değil, çözüm lazım. Tarih, çözüm gücü ol(a)mayanların, yönetim gücü de olamayacağını gösteriyor. Emek ve Özgürlük İttifakı, çözüm gücünü açığa çıkartarak, halkın yönetime tam katılımının önünü açma sorumluluğunu taşıyor.
"Eh, bunları biz de biliyoruz, konuya gel" dediğinizi duyar gibi oluyorum. Ezcümle, ittifak bileşeni tüm siyasi yapılar, topluma karşı sorumludur. İttifak olarak tek liste ile seçime girmenin getireceği avantajlar biliniyor. Bunları yeniden saymaya gerek yok. Halklarımız, ittifak bileşeni tüm yapılardan, gerçekçi, adil ve toplam faydayı düşünerek hareket etmelerini; seçime ortak tek liste ile girmelerini bekliyor. Seçim sonuçları açıklandığında "keşke" dememek için, şimdi geçmişteki tüm "keşkelerin" muhasebesini yaparak doğru kararı verme zamanı.
TIKLAYIN - Gültan Kışanak Kimdir?
Tarih keşkelerle yazılmıyor
Maalesef tarih keşkelerle yazılmıyor. Halklarımız bizden tarih yazacak bir başarı bekliyor. Yolumuz açık olsun.
Bu yazıyı dışarıdaki gelişmeleri bilmeden kaleme almıştım. Televizyonda TİP Genel Başkanı Erkan Baş'ı izleyince, birkaç cümle ek yapma ihtiyacı ortaya çıktı. Öyle görülüyor ki, Emek ve Özgürlük İttifakı bir seçim ittifakı niteliğinde değil. Ortak cumhurbaşkanı adayı yok. Ortak seçim listesi de olmayacaksa, bu ittifak artık bir seçim ittifakı niteliğinde değildir.
Sayın Erkan Baş, artık baraj kaygısı olmadığı için çok oy alacaklarını söylüyor. Evet, ittifakta olmak TİP için yüzde 7 barajını ortadan kaldırıyor ancak, barajı Kürtler yıllarca büyük emekler vererek, bedel ödeyerek anlamsız hale getirdi. HDP 7 Haziran'da barajı yıktı.
12 Eylül faşist darbesinin zulmüne karşı direnmiş, son 7 yıldan beri de cezaevinde hala bedel ödeyerek direnen sosyalist bir Kürt kadın olarak, HDP'nin ve bu seçime girecek olan Yeşil Sol Parti'nin de Kürt sosyalistler, yurtseverler ve Türkiye sosyalist hareketinin ortak partisi olduğunu da hatırlatmak isterim.
Yani Meclis'te tek sosyalist parti TİP değil. Bu hakikatleri dikkate alarak, bir tek oyu bile heba etmeye kimsenin hakkı olmadığının da altını çiziyorum. Halklarımıza başarılar diliyorum.
* Kocaeli F Tipi Cezaevi.
Yazının tamamını okumak için tıklayın.