Kılıçdaroğlu, FOX TV'de İsmail Küçükkaya'nın sorularını yanıtladı.
CHP liderinin açıklamalarından başlıklar şöyle:
Ülkeyi ileri götüreceğiz. Bugün AK Parti’den veya MHP’den beri Türkiye’nin sorularını dile getirebilir mi? Asla dile getiremez. Parlamentonun özgür iradesi yok. Milletin vekilini millet seçmeli. Yeni bir Türkiye, yarının Türkiyesi diyoruz buna. Bugünün veya geçmişin Türkiyesinde gençler geleceğini yurt dışında arıyorsa bir problem var demektir. Ülkede Allah aşkına adalet var mı? Adalet çürürse demokrasi çürür.
Cumhurbaşkanı tarafsız olmalı. İlişkilerinde tarafsız olmalı, her gün konuşmaması lazım. 6 siyasi parti olarak programlarımız, dünyaya bakışımız farklı belki ama 6 siyasi parti Türkiye’nin geleceği açısından ortak hedefler belirlemek zorundaydık.
Bu masa devrilmez. Ülke bu haldeyken hiçbirimiz bu masayı deviremeyiz. Tarihin bize yüklediği bir sorumluluk var. Burada A partisi B partisi yok, kararlı bir irade var. İçeriden masayı dağıtamayınca bu sefer dışarıdan başka aktörleri devreye koymaya başlıyor. “Acaba geçmişte birilerine yeniden siyasi partiler kurduralım” gibi. Geçmişi değil biz yarının Türkiyesini düşünüyoruz.
Laikliği unutmadık. Din ve vicdan özgürlüğünü güvence altına alan, demokratik, laik, hukuk devleti, çoğulcu toplum düzeninin temelidir. Laikliğin toplum düzeninin temeli olduğunu zaten yazmışız buraya.
Ülkeyi biz yönetsek Montrö sözleşmesinin gereğini yerine getirir, asla ve asla tartışmaya açmazdık. Geçmişte hatırlarsanız "Savaş gemileri gerekirse Kanal İstanbul'dan geçer" şeklinde Erdoğan'ın bir açıklaması var. Erdoğan tarihi bilmediği için, Boğazlar’ın ne kadar güvenli olması gerektiğini bilmediği için, Karadeniz'in anahtarının Montrö olduğunu bilmediği için bunları söylemiştir. Ama artık eminim o da anladı ve Montrö'nün önemini kavradı. Dolayısıyla Kanal İstanbul'u da bir kenara bırakacaktır diye düşünüyorum.