Hamas, Cuma günü İsrail ile haftalar süren müzakerelerin ardından varılan ateşkes anlaşması kapsamında serbest bırakmayı kararlaştırdığı ilk rehine grubunu Kızılhaç görevlilerine teslim etti.
Hamas, 7 Ekim'deki saldırısının ardından İsrail'den 237 kişiyi alıkoymuştu. İsrail'le varılan anlaşma koşullarına göre Hamas, dört günlük insani ara boyunca İsrail'in cezaevlerinden salıvereceği 150 Filistinli tutukluya karşılık 50 rehineyi serbest bırakacak. Ancak yetkililer sonunda daha çok rehine ve tutuklunun serbest bırakılacağı görüşünde.
Anlaşma ve takas nasıl yürütülüyor?
Resmen Çarşamba günü arabulucu ülke Katar tarafından duyurulan ve Cuma günü yerel saatle 07:00'de başlayan rehine değişimi sırasında Hamas başlangıçta mutabakata varılan, aralarında kadın ve çocukların da olduğu 13 İsrailli rehineye ek olarak aralarında 10 Taylandlı ve bir Filipinli tarım işçisinin olduğu toplam 24 rehineyi serbest bıraktı.
Katar'ın resmi açıklaması
Akşam saatlerinde, arabuluculuğu yürüten Katar Dışişleri Bakanlığı, bazıları çifte vatandaş olan 13 İsrailli, 10 Taylandlı ve 1 Filipinli toplam 24 rehinenin Hamas tarafından Kızılhaç temsilcilerine teslim edildiğini ve serbest bırakılanların Refah sınır kapısından Mısır'a geçirildiğini duyurdu.
Al Jazeera'nın haberine göre, ilk serbest bırakılan Taylandlı rehineler yerel saatle 16:00'da Kızılhaç'a teslim edildi. Bu gruptan yarım saat sonra da diğer rehinelerin serbest bırakıldığı öğrenildi.
Serbest bırakılan rehineler İsrail iç istihbarat kurumu Şin Bet'in kontrolünde
Mısır topraklarına geçen serbest bırakılmış İsrailli rehinelerin iç istihbarat kurumu Şin Bet kontrolünde kendilerini bekleyen sağlık personeli ve askerler tarafından helikopterlerle tıbbi ve psikolojik tetkikler için Tel Aviv'deki hastanelere götürüldüğü bildirildi.
Serbest bırakılanlar aileleriyle istihbarat kontrolünde bir araya gelecekler. İlk tertipteki 13 İsraillinin ailelerinin medyayla konuşmaları hükümetçe yasaklandı ve medyadan da kendilerine sızdırılmış olsa bile serbest bırakılanların kimliklerinin açıklanmaması istendi.
Hamas'ın serbest bıraktığı 24 kişi, anlaşma uyarınca serbest bırakılacağı vaat edilen 50 kişinin yarısını oluşturuyor. Ancak sonunda serbest bırakılan sayısının 50'yi aşabileceği üç ABD ve sekiz Fransa yurttaşının da serbest bırakılmasının söz konusu olduğu söyleniyor. Cuma günü serbest bırakılmış olan 13 kişinin hepsinin İsrail yurttaşı olup olmadığı henüz bilinmiyor.
İsrail'in serbest bıraktığı tutuklular
Hamas'ın serbest bıraktığı 13 İsrailli rehinenin İsrail'e ulaşmasından kısa süre sonra işgal altındaki Batı Şeria'da İsrail hükümetinin Ofer Hapishanesi'nden de 24'ü kadın, 15'i 18 yaş altındaki çocuklar olan 39 Filistinli tutuklu serbest bırakıldı.
Binlerce Filistinli, serbest bırakılan kadın ve çocuk esirleri karşılamak için Filistin bayraklarıyla Batı Şeria'nın Betunya Beldesi'nde toplandı.
Hamas'ın siyasi büro üyesi Ghazi Hamad, şu anda sivillerin serbest bırakılmasına odaklandıklarını ve geniş kapsamlı bir esir değişiminin, İsrail'in hapiste tuttuğu 7,200 Filistinliyle bir takas gerektireceğini söyledi.
Kaç rehine var?
İsrail'e göre, "Aksa Tufanı" harekatı sırasında 237 kişi rehin alınmıştı. Ancak rehinelerin tamamı Hamas'ın elinde değil.
Gazze Şeridi'ndeki İslami Cihad ve benzeri diğer Filisitin örgütlerinin elinde de bazı rehineler olduğu biliniyor. Hamas, anlaşmanın açıklanması öncesinde telefon görüşmeleri yoluyla tüm direniş örgütlerinin mutabakatının alındığını açıkladı.
Hamas militanlarının, 7 Ekim'de İsrail'deki bir açık hava müzik festivali, kibbutzlar (kolektif çiftlikler) ve askeri üslerdeki baskınlarda rehin aldıklarının en az yarısının, İsrail hükümetine göre, yaklaşık farklı 40 ülkeden gelen yabancı uyruklular ya da çifte vatandaşlar olduğu, aralarında ABD, Tayland, Birleşik Krallık, Fransa, Arjantin, Almanya, Şili, İspanya ve Portekiz yurttaşlarının bulunduğu bildirildi.
Rehinelerin en az 33'ü çocuk, bunlar arasında okul öncesi çağında çocuklar ve 10 aylık bir bebek ile askerler, yaşlılar ve engelliler de var.
Hamas'a göre, rehineler "güvenli yerlerde ve tünellerde". Serbest bırakılan rehineler, tünellerde yer yataklarında uyuduklarını ve tıbbi bakım aldıklarını bildirdiler.