İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, 21 yaşındaki Mahsa Jîna Amini'nin gözaltında alındıktan sonra katledilmesi sonrası bütün ülkeyi saran protestoları "düşmanların komploları" olarak değerlendirdi.
Reisi, İran devlet televizyonunda canlı yayınlanan programda eylemcileri suçlayıp ve "ahlak polisi" olarak bilinen İrşad devriyesine yönelik eleştirileri cevapladı.
AA'nın haberine göre Amini'nin ölümünün "herkesi üzdüğünü ve olayın yargıya intikal ettiğini" belirten Reisi, Amini hastaneye kaldırıldığında Semerkant'ta bulunduğunu ve hadisenin soruşturulması için yetkililere talimat verdiğini söyledi.
Ölüm haberini aldığında ise ailesini arayarak başsağlığı dilediğini aktaran İbrahim Reisi, "Bunun benim ve her İranlı için acı bir haber olduğunu ve konunun takipçisi olacağımı kendilerine söyledim. Konunun takipçisi olmak bizim vazifemiz, ilkemiz şeffaflık ve adaletin uygulanmasıdır" ifadelerini kullandı.
'ADLİ TIP RAPORUNU BEKLİYORUZ'
Hadisenin adli tıp tarafından incelendiğini ve nihai raporun birkaç gün içinde açıklanmasını beklediklerini söyleyen Reisi, "Kurumlar tarafından ön raporlar verildi ancak nihai görüş henüz sunulmadı ve elbette nihai görüşün yargı sistemi tarafından verilmesi gerekiyor. Adli Tıp Kurumu, konuyu inceleyip görüşünü açıklayacak biz de bu kurumun kesin raporunu bekliyoruz" diye konuştu.
Ülkede 2005'ten bu yana görev yapan ve "ahlak polisi" olarak bilinen İrşad devriyesine yönelik eleştirileri de değerlendiren Reisi, şunları söyledi: "Bu süreçte kolluk güçlerinin yöntemine ilişkin medyada, gazetelerde ve kamuoyunda yorumlar yapıldı. Öneriler ve eleştiriler var. Ne bu tartışma ne de bir kanun ve kararın genel uygulaması konusunda olumlu ve olumsuz görüşlerin dile getirilmesinden korkmalı.
Farklı görüşler alınmalı ve ifade edilmelidir. Bunun uygulanma yönteminin yanlış olduğu düşünülüyorsa ve yeni fikirler varsa bu yeni görüşler tartışılıp uygulanabilir. Değerler değiştirilemez ama kanunun uygulanma şekli tartışılabilir.
Tartışma, eleştiri ve hatta bazı sorunlar hakkında protestolar yanlış değildir. Eleştiri ve protesto ile kargaşa ve kaos arasındaki sınır belirlenmelidir. Kargaşa ve kaos dünyanın hiçbir yerinde kabul edilemez."