İHD Hakkari şubesi ve kayıp yakınları, ‘Kayıplar bulunsun failler yargılansın’ talebiyle başlattıkları eylemlerin 117. Haftasında Yüksekova’nın Sanat Sokağı’nda bir araya geldi. Bu haftaki eylemde İslam Bartın için adalet talebinde bulundu.
Kayıp yakınlarının eylemine DEM Parti Yüksekova Belediye Eşbaşkanları Şadiye Kırmızıgül ve Şoreş Diri, DEM Parti İlçe Eş Başkanı Ercan Sevmez ve Hakkâri Barosu avukatları katıldı.
"Göstericilerin üzerine ateş açıldı"
Basın açıklamasını okuyan İHD Hakkari Şubesi üyesi Avukat Eren Baskın, 117. haftada 2005 yılında Yüksekova'da öldürülen İslam Bartın'ın akıbeti için bir araya geldiklerini belirterek, "İslam Bartın kuaförlük mesleğini icra ediyordu. 2005 yılında iki insanımızın hayatını kaybetmesi ile sonuçlanan Şemdinli Umut Kitap evi bombalamasını protesto etmek için Yüksekova'da gerçekleştirilen eylemsellik yürüyüşüne katıldı. Kitle ile kolluk kuvvetleri arasında gerginlik yaşanması üzerine Olaylara müdahale edilirken hiçbir ikaz yapılmadan dağılmak üzere olan göstericilerin üzerine ateş açıldı. Görgü tanıkları ve ilçe STK başkanlarının yapmış olduğu açıklamalarda Sokak kenarlarında bulunan çatılara yerleşmiş bulunan keskin nişancılar ve o sokakta kirada oturan asker ve polis görevlileri evlerinden halkın üzerine ateş açıldığı bilgisini kayıt altına aldı" dedi.
"Dosya sürümcemede bırakılarak kapatıldı"
Silahla ateş edilmesi sonucunda İslam Bartın'ın yüzünden vurularak ağır yaralandığını ifade eden Baskın, "Halkın müdahale etmesine izin verilmedi ve yaralı halde Başkale Devlet Hastanesine götürüldü. Aile bireylerini arayan kolluk kuvvetleri İslam Bartın’ın Başkale Devlet Hastanesinde olduğunu ve tedavi altına alındığını belirtse de hastaneye giden ailesi burada İslam Bartın’ın akıbetine ulaşamadı. Hastane yetkilileri İslam Bartın’ın hastaneye ulaştığında yaşamını yitirmiş olduğunu aileye iletti ve cenazenin otopsi için hiçbir bildirimde bulunmadan Diyarbakır’a gönderildiğini ilettiler. Bunun üzerine Diyarbakır’a giden aile bireylerine cenaze gösterilmedi. Tüm başvurulara rağmen aile otopsi yapılan hastaneden uzaklaştırıldı. Akabinde cenaze adeta kaçırılarak Yüksekova’ya getirildi. Yol üzerinde cenaze aracını takip eden aile bireylerinin önü kesilerek takip etmesi engellendi ve İslam Bartın’ın abisi tehditlere maruz kaldı. Akabinde Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan tüm başvurular ret edildi. Aileye İslam Bartın’ın akıbeti namına herhangi bir bilgi verilmedi. Dosya sürümcemede bırakılarak kapatıldı. Yaşam hakkının gasp edildiği İslam Bartın’ın akıbeti faili meçhul bırakıldı" dedi.
"Bu karanlık olayın akıbeti derhal açığa çıkarılsın"
Yetkililere seslenen Baskın, "2005 yılında gerçekleşen bu karanlık olayın akıbeti derhal açığa çıkarılsın. İlgili dönemde görevi başında olan kolluk kuvvetlerinden İslam Bartın’ın akıbetinin sorulması ve sorumluların bir an önce yargılanması gerektiğini bir daha yüksek sesle haykırıyoruz. İslam Bartın’ın akıbeti açığa çıkarılsın. Son kayıbın akıbeti sorulana kadar sokaklarda, meydanlarda sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.