Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) Mardin Milletvekili Beritan Güneş, Sayıştay'ın geçtiğimiz günlerde kamuoyuyla paylaştığı Mardin Büyükşehir Belediyesi dış denetim raporunu bianet'e değerlendirdi.
bianet'ten Bedri Adanır'ın haberine göre, İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin Eylül 2019'daki Mardin raporunu hatırlatan ve rapordaki “Kayyımlıkta 'Mardin Modeli' yaratmak gerekir. Merkezi hükümetin temsilcisi olan valinin yerel yönetimin de başı olacağı bir sistemin oluşması için çalışmalar yapılmalıdır” ifadelerine dikkat çeken Güneş, şunları söyledi:
“Bu sözler, hem bir türlü tanımadıkları halk iradesine dair bakışlarını açıklamakta hem de kayyımlar tarafından yapılan yolsuzluk ve usulsüzlüklerin merkezi yönetim tarafından nasıl sahiplenildiğini, yürütülen soruşturmaların göstermelik olduğunu çok net bir şekilde göstermektedir.”
“Sayıştay raporları bize kimi usulsüzlükleri, kimi yolsuzlukları gösteriyor olsa dahi bunların temelinin kayyım rejimiyle alakalı olduğunu vurgulamak zorundayız" diyen Güneş, Mardin raporuna dair şu ifadeleri kullandı:
"Kayyım atanan tüm belediyelerimizde, halkımızın iradesinin gasp edildiği her yerde bu rejim dibine kadar usulsüzlük, yolsuzluk ve borç batağına saplanmıştır. Biz, Mustafa Yaman döneminde Mardin’de olanları 'Türkiye ve Kürdistan tarihinin en büyük şehir soygunu' şeklinde tarif etmiştik. Mevcut iktidarın Mardin’deki temsilcileri, kayyımları bu soyguna devam ediyor.”
“Pandemi bahanesine sığınıyorlar”
Raporun kimi başlıklarında 'düşük kaldığı' ifade edilen gelir kalemlerine dikkat çeken Güneş, bunun bir bahane olduğunu, bu bahaneyi merkezi yönetimin söylemlerinden tanıdıklarını söyledi:
“Raporun kimi başlıklarında pandemi bahanesiyle karşılaşıyoruz. Biz bunun aynısını merkezi yönetimden de biliyoruz. Yanlış ekonomi yönetimi şeklinde adlandırılamayacak olan rant ve yandaşı zengin etme üzerine kurdukları bu düzeni, ekonomik göstergelerde de gördüğümüzde ilk sığındıkları bahane pandemi oluyor. Son bir yıldır ise yine kendi rant politikalarının sonucuyla on binlerce kişinin yaşamını yitirmesine sebep olan 6 Şubat depremlerini bahane olarak gösteriyorlar.”
“Eski kayyımın satamadıklarını yeni kayyım satmış”
HEDEP'li Güneş, raporda yer alan bazı taşınmazların satılması ve başka kurumlara tahsis edilmesi hususlarına da dikkat çekerek, “Eski kayyım Mustafa Yaman’ın bir türlü satamadığı taşınmazları da yeni kayyımın sattığını görüyoruz raporda. Halkın kaynaklarını adeta ganimet bulmuş gibi elden çıkarmak için/nakde çevirmek için yarışıyorlar. Neden peki? Çok iyi biliyorlar ki bu halk Mart 2024'te kayyımları geri dönmemek üzere gönderecek” dedi.
Güneş sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yine halkın taşınmazlarını emniyete ve bazı kamu kurumlarına süresiz veyahut da 25 yıllığına tahsis ettiklerini görüyoruz raporlarda. Kurumlarımızı, kadın kurumlarını kapatanlar gidiyorlar belediyenin, yani Mardin halkının taşınmazlarını kimi kurumlara veriyor. Bunun kabul edilebilir bir tarafı yok.”
MARSU’nun borçlanma stoğu altı kat fazla
Sayıştay’ın Mardin Su ve Kanalizasyon İdaresi’ne (MARSU) ilişkin raporuna da değinen Güneş, borçlanma stokunun yasal limitinden fazla olmasına dikkat çekti:
“Bu MARSU değil miydi Kızıltepe’de, Koçhisar Mahallesi'nde şebeke suyuna kanalizasyon suyu karışmasına rağmen çözüm üretmemekte direten. Evet, yine aynı yere geliyoruz: Kayyım rejimi ve kayyım yönetimindeki belediyeler halklarımızın dertlerine çözüm üretmek şöyle dursun günlük hayatı baskıya ve eziyete dönüştürüyorlar.”