TBMM'de görüşülen Çevre Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi kanun teklifi ile ilgili söz alan HDP Hakkari Milletvekili Sait Dede, kentte yaşanan yaşanan bazı sorunları gündeme getirdi.
Konuşmasında vatandaşların ekonomik sorunlarına değinen HDP'li Dede, "Bugün bu ülkede emekçi sınıfların yaşlıları yoksullukla, yoklukla karşı karşıyadırlar, varsa emekli maaşları yetmemekte, iş bulabilirlerse çalışmak zorundalar. İnsanlar ilerleyen yaşlarına rağmen geçimlerini sağlamak için bir güvenceye sahip olmadıklarından çalışmaya devam etmek zorundalar. Güncel emekli aylıkları yurttaşların insani ve onurlu bir yaşam sürmesi için asla yeterli değildir. Bu ülkede yoksullar ölene kadar çalışmak zorundalar. Bir diğer taraftan da uluslararası sözleşmelere rağmen bugün milyonlarca çocuk sokakta, tarımda, sanayide, ağır ve tehlikeli işlerde can güvenliklerini tehlikeye atarak çalıştırılmaktadır. Okullarda eğitim görmesi gerekirken tarlada çalışan çocuklara bir salkım domates karşılığı kitap veren bir Millî Eğitim Bakanını kim, nasıl izah edebilir?"
2022 yılının ilk dört ayında aralarında çocuk ve yaşlıların olduğu 479 işçi işçinin hayatını kaybettiğini anımsatan Dede, çok ciddi kazalar yaşanmadan Türkiye'deki havaalanları ve uçak şirketleriyle ilgili tedbir alınması çağrısı yaptı.
2015 yılında açılan Yüksekova'da Selahaddin Eyyubi Havalimanı'nın daki sorunlara dğeinen Dede "Daha proje aşamasındayken havaalanı için kamulaştırılan bölgenin sürekli sisli ve rüzgârlı olduğu, uçakların iniş, kalkışı için elverişli olmadığı itirazları yapıldı. Kaldı ki mevcut havaalanının tam tersi istikametinde insani yardım için gelen büyük kargo uçaklarının rahatlıkla inip kalktığı bir altyapı mevcutken bu es geçilerek havaalanı tam tersi istikamete yapıldı. Şimdi, mevsimlik bir havaalanı var, kışın uçuş yok, "Hava muhalefeti deniliyor." Bu mantığa göre Kuzey Avrupa'da ve Rusya'da hiçbir uçağın inip kalkmaması gerekiyor. Tabii, biz hem artan fiyatları hem iptal edilen seferleri sorduğumuzda Bakanlık bize doğal engellerden dolayı pistte ILS sisteminin olmadığını söyledi yani teknik olarak yetersiz bir havaalanı. Şimdi, havaalanındaki teknik eksikliklere bir de hava yolu şirketlerinin uçaklarındaki yetersizlikler eklendi. 7 Haziran Ankara-Yüksekova seferini yapan uçak 2 kere pisti pas geçip önce Diyarbakır'a gitti, ardından tekrar havalanıp Yüksekova Havaalanı'na iniş yapmak istedi ancak yine rüzgârdan dolayı pas geçerek Ankara'ya geri döndü. Ama aynı gün İstanbul'dan gelen uçak sorunsuz inip kalkıyor ki bu sık yaşanan bir durum fakat asıl endişe verici olan uçakta yapılan anons. Bakınız, uçak pilotu uçağın teknik kapasitesinin Yüksekova Havaalanı'na iniş için yeterli olmadığını, uçağın kelebeklerinin rüzgârdan olumsuz etkilendiğini, bu yüzden dönmek zorunda olduklarını anons ediyor. Peki, teknik olarak yetersiz olan bir uçağı siz nasıl yolcularla doldurup sefere çıkarıyorsunuz? Uçakta bulunanların hiç mi değeri yok? Kim bu hava yolu şirketlerini kontrol ediyor? Yılın sadece birkaç günü açık olan mevsimlik bir havaalanı mı olur? Bu durumun ceremesini tüm halk ciddi bir şekilde yaşıyor ama en fazla yaşayanlar hastalar ve hasta yakınları" ifadelerini kullandı.
Hakkari'deki hastanelerin de havaalanlarından çok bir farkının olmadığını savunan Dede Hakkâri merkez ve ilçelerinde bazı branşlarda uzman doktor eksikliğine değindi. "Doktor olan bölümlerde de randevu alamıyorsunuz. Hem doktor bulma hem randevu alma şansına sahipseniz bu sefer de ekipman eksikliğiyle karşı karşıya kalıyorsunuz. Bu yüzden, genelde ilk müdahale yapılıp hastalar sevk ediliyor ancak özellikle havaalanı mevsimlik olduğu için hastalar sevk edildikleri yerlere de gidemiyorlar. Bakın, defalarca Genel Kurulda ve Komisyon görüşmelerinde dile getirdik ancak sağlık sisteminde ülkenin genelinde yaşanan sorunlar Hakkâri'de katmerli bir şekilde yaşanmaya devam ediyor. Bakın, Sağlık Bakanlığı verilerine göre, anne-bebek ölüm hızında Hakkâri en yüksek olan iller arasında yer alıyor. Yine, doğurganlık oranının en yüksek olduğu iller arasında olmasına rağmen kadın doğum gibi hayati bir alanda ciddi bir uzman doktoru eksikliği yaşanıyor. Aylarca randevu sırası bekleyen hastalar çaresiz bırakılıyor. Bu sadece bir örnek. Bütün branşlarda neredeyse durum bu şekilde."