Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'da bir otelde düzenlenen "Deprem Gerçeği ve Kentsel Dönüşüm Şurası"nda konuşma yaptı.
Şuraya katkı sunan herkese teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Komisyonlarda yapılacak tartışmaların ve ortaya çıkacak raporların, kentsel dönüşüm çalışmalarımıza ışık tutacağına inanıyorum. Şura boyunca yürütülecek müzakerelerden, hazırlıklarına başladığımız deprem yasası için de en geniş şekilde istifade edeceğiz. Amacımız insanlarımızı ve şehirlerimizi tehdit eden deprem gerçeğine karşı elimizdeki en önemli araç olan kentsel dönüşümü en sağlıklı, hızlı ve adil bir şekilde yürütecek hukuki altyapıyı kurmaktır" dedi.
"Bilim insanlarımız yaklaşan tehlikeye karşı kamuoyunu her geçen gün ikaz ediyor" diyen Erdoğan, "Yürütme olarak biz her ikaza kulak veriyoruz. Çıkacak kanunla yasama yani Meclisimiz de üzerine düşeni yapmış olacak. Yargının da bu sürece çalışmaları zorlaştırıcı değil bir kolaylaştırıcı anlayışla dahil olacağına inanıyorum. Kentsel dönüşüm yürütülen yerlerde yaşayan vatandaşlarımızdan beklentimiz, devletin sahip çıktığı bu çalışmalara destek vermesidir. Küçük hesaplarla veya netice getirmeyecek taleplerle geciktirilen her kentsel dönüşüm projesinin deprem gerçeğiyle yüzleştiğimizde enkaza dönen binalar, kaybettiğimiz canlar, kararan gelecekler, yıkılan umutlar olarak karşımıza çıkacağını unutmamalıyız" ifadelerini kullandı.
6 Şubat'ta meydana gelen Maraş merkezli iki büyük depremde 50 binden fazla kişinin vefat ettiğini hatırlatan Erdoğan'ın konuşmasından başlıklar şöyle:
"6 Şubat depremlerde gördük ki şehirlerimizdeki yapıların önemli kısmı şiddetli bir depreme dayanacak durumda değil. 6 Şubat depremlerinde yıkılan yapıların yüzde 90'dan fazlası 1999 yılı öncesi inşa edilenlerdir. 6 Şubat depremlerinin bilançosunu kısaca hatırlamak bile karşı karşıya olduğumuz facianın boyutlarını göstermeye yeterlidir. Depremlerde 850 bin bağımsız bölüm kullanılamaz hale gelmiştir. Biz depremlerin ardından adeta orta büyüklükteki ülkeyi yeni baştan inşa etmekle karşı karşıya kaldık."
"Şu ana kadar afet bölgesinde 200 bin konutun inşasına bilfiil başladık. Ayrıca 210 bin konut için de yerinde dönüşüm başvurusu aldık. Yerinde dönüşüm projeleri ruhsattan oturama kadar tüm aşamalarıyla bakanlığımızın sıkı denetimi altında yürütülecektir. Hazırlıkları tamamlanan rezerv alanlarda yeni temeller atmayı sürdürüyoruz. Önümüzdeki aylarda inşası tamamlanan konutları hak sahibine teslim ederek şehirlerimizin yeniden inşası yolunda yeni bir safhaya geçeceğiz. Amacımız temeli atılan her konutu 1 yıl içinde hak sahibine teslim etmektir."
"Konut inşaatları bitene kadar depremzedelerimizin tüm ihtiyaçlarını karşılayacak mekanizmaları da oluşturduk. Bugün itibariyle yaklaşık 186 bin konteynerden oluşan 345 konteyner kent kurduk. Artık çadır yok. Çadırları tamamen kaldırdık ve konteynere dönüştük. Rekor sıcakların yaşandığı 1 yıl geçirdiğimiz için konteynerlerimizin 160 binine klima da taktık. Konteyner kentlerde 580 bin vatandaşımız barınıyor.
Kira yardımından 327 bin hanedeki 1 milyon 310 bin vatandaşımız yararlandı. Bugüne kadar 6 milyar 276 milyon lira kira yardımı ödemesi gerçekleştirdik. Destek, taşınma, vefat, enkaz, yıkım ve diğer başlıklar altında depremzedelerimize 82 milyar lira mali yardımda bulunduk. Bu yardımların yaklaşık yarısını bağışlardan diğer yarısını bütçeden karşıladık."
"Konteyner kentlerdeki vatandaşlarımızdan sosyal yardım hakları olanlar, emeklilere market alışverişlerinde kullanılmak üzere her ay 3 bin lira yüklenen Esen Kart dağıtımına başladık. Bugüne kadar 53 bin 500 vatandaşımıza ulaştırdığımız Esen Kart'ın dağıtımı halen sürüyor. Ek bütçeyle deprem bölgesine 762 milyar lirayı ayırdık. 2024'te afet bölgesi için 1 trilyon liralık kaynak tahsis edeceğiz. Geçen hafta kamuoyumuzla paylaştığımız Orta Vadeli Program'da önceliği deprem bölgesinde yaraların sarılmasına verdik. Yeni yuvalarına kavuşana kadar vatandaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz. Böylesine geniş çaplı bir afette, dünyanın başka hiçbir yerinde bu derece hızlı, kapsamlı ve sürekli destek, yardım, inşa faaliyeti yürütülmediğine inanıyorum."
"Deprem bölgesinde sadece konut yapmıyoruz. Ticari alanlarıyla, meydanlarıyla, kültür ve sanat yapılarıyla, spor tesisleriyle parkları ve bahçeleriyle medeniyetimizin şehir anlayışını modern çizgilerle yoğuran geleceğin şehirlerini inşa ediyoruz. Rantın değil insanın ön planda olduğu şehircilik anlayışından en küçük bir taviz vermeden, deprem bölgelerinden başlayarak 81 ilimizin tamamının çehresini kentsel dönüşümle değiştirmekte kararlıyız. Son dönemde sıkça şikayet aldığımız konut ve kira fiyatlarındaki akılla, mantıkla, ahlakla izah edilemeyecek artışların önünü de böylece keseceğimize inanıyorum."
"Sadece felaketler değil unutmayın imkanlar da bir imtihandır. Biz milletimiz ve ülkemiz için en iyisini yapmanın peşindeyiz. Küçük menfaatler için ellerindeki imkanı, milletin ve ülkenin huzurunu kaçıracak şekilde kullananlara karşı gereken idari ve hukuki yaptırımları uyguluyoruz. Bu tür yollara tevessül edenler asıl cezayı ise mahşeri vicdanda yargılanarak alacaklardır. Gönülleri tamir etmenin, gönüller yapmanın şanı, şerefi, itibarı, manevi kazancı ne malla ne mülkle ne altınla ne gümüşle mukayese edilebilir. Milletçe bu ahlaka sahip çıktığımız müddetçe hiçbir kriz, felaket, saldırı bizi yıkamaz, deviremez, geriletemez."