Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ayasofya Camisi'nde kıldığı cuma namazı sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Erdoğan, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına karşı yürütülen aşı çalışmalarının hatırlatılması ve "Siz de aşı yaptıracak mısınız?" şeklindeki soru üzerine şunları söyledi:
- "Olay sadece Çin değil. Çin'in dışında Rusya ile de görüşmeler var. Bu konuyla ilgili olarak da şahsen benim de aşı olma konusunda herhangi bir sıkıntım söz konusu değil. Sağlığın söz konusu olduğu yerde, tabii ki bizler de sağlığımızı korumak için ne gerekiyorsa onu yapmak durumundayız. Hele hele Kovid noktasında tüm vatandaşlarımıza örnek olma noktasında böyle bir adımı atmamız gerekiyor. Temennimiz bir an önce vatandaşlarımızı bu beladan kurtarmak."
'Haddini bilmesi lazım'
Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik olarak açtığı 500 bin liralık tazminat davasıyla ilgili de konuştu. "Her şeyden önce eleştiri değil, hakaret seviyesine çıkan ifadeleriyle hukuk içerisinde bu kişiye gerekli hesap sorulmalı" diyen Erdoğan, şunları kaydetti:
- "Edep' denilen bir şey var. Haddini bilmesi lazım. Cumhurbaşkanı'na, Cumhurbaşkanlığı makamına nasıl konuşulur, nasıl oraya mesajlar verilir, öğrenmesi lazım.
- Cumhuriyet Halk Partisinin bir defa şirazesi kaybolmuştur. Şirazeden çıkmış bir siyaset anlayışıyla CHP istikametini kaybetmiştir. Bu istikameti toparlaması da bu saatten sonra artık çok çok zordur."
Kılıçdaroğlu, partisinin salı günü düzenlenen grup toplantısında Erdoğan'a "Balyoz, Ergenekon oldu, bunu FETÖ ile birlikte yaptı. Sen FETÖ ile iş birliği yapıp orduya kumpas kuran başbakan değil misin?" diye seslenmişti.
'Fransa çok tehlikeli bir dönemi yaşıyor'
Erdoğan, açıklamalarının devamında Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'a da eleştiriler yöneltti.
"Macron Fransa'nın başına beladır. Fransa çok tehlikeli bir dönemi yaşıyor. Sarı Yelekliler'den kurtulamayacak, bu Sarı Yelekliler daha sonra Kırmızı Yeleklilere dönüşebilir" diyen Erdoğan, şöyle devam etti:
- "Değerli kardeşim İlham Aliyev’in Fransızlara bir tavsiyesi oldu biliyorsunuz. 'Ermenileri bu kadar seviyorlarsa Marsilya’yı Ermenilere versinler' dedi. Aynı tavsiyede ben de bulunuyorum. Çok seviyorlarsa Marsilya’yı Ermenilere versinler."