Dünyadan fatura protestoları: “Sıcak bir ev ‘lüks’ değil”

Sosyal medyadan bir araya gelen protestocular, dünyanın çeşitli bölgelerinde yüksek faturaları protesto etmek için sokakta. Barselonalı eylemci: “Soyulduğumuzu hissediyoruz.”

Türkiye’de ilk gündem maddesi elektrik ve doğalgaza yapılan zamlar olurken, dünyanın farklı bölgelerinde de son aylarda yüksek faturalara karşı protestolar yapılıyor. Son olarak Kazakistan’da doğalgaz fiyatları uzun süre protesto edildi.

Norveç’te de geçen ay yüksek elektrik faturalarını protesto edenler sokaktaydı.

Norway Today’in haberine göre, ülkenin başkenti Oslo ve Kristiansand, Bergen, Stavanger, Arendal, Harstad şehirlerinde eylemciler “Ucuz elektrik istiyoruz” adlı yaklaşık 500 bin kişilik Facebook grubunda bir araya geldi.

Eylemciler, tarım ve sanayide ucuz, öngörülebilir elektrik ücretlendirmesi ve ev kullanımı için de üst sınırı olan ücret sistemi talep ediyor. Eylemlere, bazı muhalefet parti üyeleri de destek verdi.

19 Şubat’ta eyleme hazırlanıyorlar

BBC’nin haberine göre, Britanya’da elektrik fiyatları yapılan son zamlarla Nisan ayında faturalara yüzde 4’lük bir artışla yansıyacak.

Cardiff’te ısınma ve yiyecek fiyatlarını protesto eden eylemciler, geçen hafta sokaktaydı. Voice.wales’ın haberine göre, 19 Şubat’ta bir protesto eylemi organize eden Cardiff People’s Assembly yaptığı açıklamada, “Eylemimiz, temel ihtiyaç maddelerindeki fatura krizinden etkilenen ve daha yaşanabilir bir toplum talep eden herkesi bir araya getirecek” dedi.

Estonya, Talinn’de de Ocak ayının sonunda elektrik faturaları protesto edildi.

Eylemciler, Estonya Halkın Muhafazakar Partisi’nin (EKRE) çağrısıyla ve “Elektrik ödemelerini düşürün” sloganıyla bir araya geldi.

Barselona’da da geçen yılın Kasım ayında protesto eylemi düzenleyen yurttaşlar, hükümetten ve elektrik şirketlerinden yeterli destek gelmediğini savundu.

Euronews’a konuşan 65 yaşındaki eylemci Roque Martinez, “Kandırılmış hissediyoruz çünkü enerji şirketleri vatandaşlarla bir empati kurmuyor, tam anlamıyla soyulduğumuzu hissediyoruz” dedi.

İspanya’da ev kullanımında ücretler, önceki yılın Eylül ayına göre 2021’de yüzde 4 yükseldi.

23 Ocak’ta da başkent Madrid’te bir araya gelen eylemciler, hükümetin ekoloji ve ekonomi politikalarının kırsal bölgelere etkisini protesto etmişti.

Bulgaristan’da da işletme sahipleri, çalışanlar ve sendikalar elektrik faturası zammını protesto etti. 19 Ekim 2021’de Sofya’da düzenlenen mitingde fatura zammının yaklaşık 600 bin kişiyi etkilediği ifade edildi.

“Jeneratörle yaşamamız normal değil”

Latin Amerika’da da yükselen faturalara karşı yurttaşlar sokağa çıktı.

Ekvador’da benzin zammının ardından ülkenin farklı bölgelerinde sokağa çıkanlara polis müdahale etti. DW’nin haberine göre, Devlet Başkanı Guillermo Lasso’nun ekonomi politikalarını protesto edenlerden 55 yaşındaki öğretim üyesi, “Ekonomik kriz önlemlerinin işçiler ve orta sınıfın üzerine çökmesini kabul etmiyoruz” dedi.

Lasso, yüksek oktanlı benzinin galonunun 2,55, dizelin galonunun da 1,9 ABD Dolarına endekslendiğini açıklamıştı.

Puerto Rico’da da geçen yılın Ekim ayındaki elektik kesintilerini protesto edenlerden bir eylemci NBC News’a şu açıklamayı yaptı: “Bu karartmalar normal değil, öğrencilerin karanlıkta ders çalışamıyor olmaları, jeneratörle yaşamamız normal değil.”

Hükümet elektrik fiyatlarındaki yüzde 16’lık artışı, benzin fiyatlarındaki artışla açıklamaya çalışıyor.

Kazakistan’da ne olmuştu?

2 Ocak’ta Kazakistan’da hükümet LPG’ye uygulanan tavan fiyatları kaldırdı. Hükümetin bu hamlesiyle birlikte LPG fiyatları iki katına çıkarken halk da Pazar gününden itibaren ülkenin akaryakıt üreten bölgesi Mangistau başta olmak üzere birçok yerde sokağa çıktı.

Protestolar üzerine geri adım atan devlet, Mangistau eyaletinde fiyatları düşürme kararı aldı. Meydanda toplananlar hakkında cezai işlem uygulanmayacağı sözü de verildi.

Fakat ülkenin birçok noktasında insanlar protesto gösterilerine devam etti. Eylemciler bunun nedenini yolsuzluk, yüksek işsizlik ve refah seviyesinin düşüklüğü, ardı ardına gelen zamlar olarak açıkladı.

Halk eylemler boyunca Cumhurbaşkanı Tokayev'in ve tüm Nazarbayev yetkililerinin istifasını, 1993 Anayasasının restorasyonunu ve buna bağlı olarak parti, sendika kurma hakkının tanınmasını; siyasi mahkumların serbest bırakılmasını ve baskılara son verilmesini talep etti.

4 Ocak akşamı Almatı'da polis ile eylemciler arasındaki çatışmaların artması üzerine Cumhurbaşkanı Tokayev, Almatı ve Mangistau’da, 19 Ocak'a kadar OHAL ilan etti.

5 Ocak sabahı itibariyle Başbakan Askar Mamin başkanlığındaki hükümet istifa ederken Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamaya göre Başbakan Vekili görevini daha önce Başbakan Yardımcısı olan Alihan Smailov’un yürütmesi kararı alındı. Parlamento bu kararı onayladı.

5 Ocak'ta artarak ve ülkenin her yerine yayılarak devam eden protestolar üzerine Cumhurbaşkanı önce başkent Nur Sultan'da, ardından ülkenin tamamında OHAL ilan etti. 19 Ocak'a kadar devam edeceği açıklanan OHAL kapsamında saat 23.00'ten 07.00'ye kadar sokağa çıkma yasağı uygulanması kararı alındı.

OHAL'e karşın Almatı'da göstericiler belediye binası ve havalimanını uluslararası bastı. Çatışmaların şiddetlenmesi üzerine Cumhurbaşkanı Tokayev, rusya önderliğindeki CTSO’dan* "terör tehdidine karşı ülkesine yardım etmelerini” istedi. CSTO'nun “barış gücü” askerleri 6 Ocak'ta Kazakistan'a ulaştı. 7 Ocak’ta Tokayev, ülkenin tüm bölgelerinde “anayasal düzen”in sağlandığını açıkladı. 

Protestolar devam ederken, sadece bazı bölgelerde etkili olan internet erişimi kesintisi tüm ülkeye yayılmıştı. 5 günün ardından 10 Ocak'ta internete erişim tekrar sağlandı. 19 milyon kişinin yaşadığı ülkede çıkan ayaklanmalar sırasında 164 kişi hayatını kaybetti, 10 bin kişi gözaltına alındı. 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

DÜNYA Haberleri