Sözcü gazetesini ziyaret eden Babacan burada, “Sayın Erdoğan'ın ‘Zamanı geldiğinde ben de bırakacağım' sözlerini içtenlikle söylediğine inandınız mı? Önümüzdeki seçimde sandıkta yenilse bile bırakmayacağına ilişkin endişeler var. Kenara çekilmemek için akla gelmeyecek yöntemler deneyebilir mi?” sorumuza şu yanıtı verdi: “AKP'de ‘3 dönem' kuralının işlediği sırada belki bir süre bunu samimi olarak düşünmüş olabilir. Fakat 2014 yılında Cumhurbaşkanlığına seçildi ama partinin genel başkanlığını bırakmadı. ‘3 dönem' kuralı tamamen yerlebir edildi.” açıklamasını yaptı.
"2017'de çıkıp konuşsam iyi olurmuş"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun gündeme getirdiği ‘helalleşme' konusunda Ali Babacan, zihnine takılı kalan konunun 2017 referandumu olduğunu belirtti ve “O referanduma giderken, 2015'te ‘Ben artık konuşmayacağım çünkü siyaseti bırakıyorum' diye karar almıştım. Referandumu soranlara bunun yanlış olduğunu söyledim. Fakat kamuoyunun önüne çıkıp açıklama yapmadım. ‘Bu iş yanlış. Başkanlık Sistemi dedikleri bu ucube sistem yanlış' demedim. Çıkıp konuşsam iyi olurmuş” ifadesini kullandı.
Babacan şunları kaydetti:
“Şöyle sandıkları hep beraber bir patlatalım… Açık ara seçimi alalım, ondan sonra hiç kimsenin ne söyleyeceği laf ne de yapabileceği bir iş kalır.
İstiklal saldırısı: Erdoğan’a güvenmiyoruz, Soylu’ya inanmıyoruz
Terör saldırısı hâlâ soruşturma aşamasında. Bazı bilgiler sızıyor ya da sızdırılıyor ama bizim bilmediğimiz de pek çok husus var. Şu anda iktidara karşı en önemli muhalefet bloğu 6'lı Masa. 6'lı Masa kuvvetle muhtemel 6 ay sonra bu ülkenin başına geçecek. Bu tür önemli dosyalarda 6'lı Masa'nın şimdiden bilgilendirilmesi lazım. Bunu bilmek hakkımız. Devlet kurumlarının başındaki insanlar tarafından bilgilendirilmemiz lazım, siyasetçiler tarafından değil. İçişleri Bakanı gelmiş, anlatmış… Zerre kadar önemi yok. İnanmayız söylediklerine. Cumhurbaşkanının söylediğine de güvenmeyiz. Birbirini tutmuyor çünkü.
Altılı Masa’nın adayı
Bizim adayımız çıkacak, siyasi taahhütte bulunacak. Genel başkanlardan birisi aday olursa kendi partisinde çoğunluğu olmayacağı için herkes bir arada durmaya mecbur. O yüzden ben bu masanın ‘merkezçek kuvveti' var diyorum. Şu anda Erdoğan niye Devlet Bahçeli'nin yükünü çekiyor ki? Parlamentoda AKP'nin çoğunluğu olmadığı için… Geçiş sürecini çok önemsiyoruz. (Meclis çoğunluğunu elde edemezsek) 6 ay, 1 yıl, 2 yıl diye düşündüğümüz süreç belki de 5 yıl devam etmek zorunda. Onun için dürüst, sözünde duran bir aday lazım"