HDP’li yöneticilerin aralarında bulunduğu 21’i tutuklu 108 ismin yargılandığı Kobani Davası’nın 16’ncı duruşması, Sincan Cezaevi Kampüsü’nde görüldü.
Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen davanın duruşmasına HDP’li milletvekillerinin yanı sıra çok sayıda avukat ve izleyici katıldı. Sincan Cezaevi’nde tutulan siyasetçiler duruşma salonunda hazır bulunurken, farklı cezaevlerinde bulunan siyasetçiler ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya bağlandı.
Kimlik tespitinin ardından dosyaya eklenen evrakların okunmasıyla başlayan duruşma, HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın beyanlarıyla devam etti.
‘Bahtiyar Çolak’ın bütün aşamaları gözden geçirilsin’
Demirtaş, dosyaya eklenen evraklarda aleyhine bulunan hiçbir belgeyi kabul etmediğini belirtti. Davanın eski mahkeme başkanı Bahtiyar Çolak hakkında hazırlanan iddianameyi hatırlatan Demirtaş, “Bu iddianameyi kabul eden ve bizi yargılayan Bahtiyar Çolak çok ağır ithamlarla yargılanıyor. Bizi yargılayan heyet başkanının tape kayıtları vahim ötesi. Benim ve arkadaşlarımın konuşmaları yargılamanın konusu olurken, Bahtiyar Çolak’ın beyanları bu yargılamayı ilgilendirmeyecek mi? Çolak’ın başkanlık yaptığı bütün aşamalar gözden geçirilmeden bu yargılamaya devam edemez” dedi.
‘Erdoğan sembolik bir Cumhurbaşkanı’dır’
Selahattin Demirtaş şöyle devam etti:
Çolak iddianamesinin kabulüyle birlikte anlıyoruz ki Çolak, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi kendisinin referansı olarak görmüş. MHP’nin kendi talimatlarına uymayan savcıları tehdit ettiğini biliyoruz. Bahçeli, bu ülkede yürütmenin esas ortağıdır. Erdoğan sembolik bir Cumhurbaşkanı’dır. MHP, Kobani ve HDP kapatma davalarının bitirilmesi için açık açık çağrı yaptı. Bizim ceza almamız için açık açık Meclis’te çağrı yaptı. Bu davalar iktidarın bekası açısından olmazsa olmaz iki davadır. Çolak, ‘devlet içinde devlet kurduk’ diyor. Şimdi bunu yok mu sayacağız? Heyetiniz Türkiye hukuk tarihine kara leke olarak geçecek ve siyasi post modern darbe suçlusu olarak sayılacak bir mahkeme başkanına ortak olmak istemiyorsa o iddianameyi buraya getirip şaibeler giderilinceye kadar ara verip duruşmaya devam etsin.
Avukat Cihan Aydın: Heyetiniz gerekli liyakati taşımıyor
Sonrasında Avukat Cihan Aydın söz alarak, önemli bir aşamada olduklarını söyledi. Aydın, “Heyetiniz bu davaya bakmak konusunda gerekli liyakati taşımıyor. Heyetinizin dosyadan çekilmesini istiyoruz” dedi.
‘Yargı muhalifler için bir tehlike oluşturuyor’
Devlet Bahçeli ve Süleyman Soylu’nun Selahattin Demirtaş hakkında yaptığı hedef gösteren açıklamalarını okuyan Aydın, “Bu açıklamalar mahkemenizin tarafsızlığını etkileyecek beyanlardır” diye belirtti ve iktidar ile yargının uzun yıllardır devam eden yakın ilişkisine dikkat çekti: “Yıllar içinde yargı iktidar için güvenli bir liman, muhalifler için ise bir tehlike olmuştur.”
‘Türkiye yargısı artık bağımsız değil’
Bahtiyar Çolak’ın dava sürecinde iddianamenin kabulü, tanık ve müştekilerin dinlenmesi konusunda kararlar verdiğini hatırlatan Cihan, “Çolak’ın suç örgütü üyesi olması nedeniyle mahkemenin tarafsızlığı konusunda bir endişe oluşturuyor. Görünen o ki bir mahkemenin bağımsız olması yargılananlar ve bizler açısından son derece önemli. AİHM ve AYM birçok kararında mahkemeye dışarıdan bakıldığında tarafsız bir görüntü sergileyip sergilemediğinin son derece önemli olduğunu belirtiyor ancak Türkiye yargısı artık bağımsız değildir” sözlerine yer verdi.
Reddi hakim talebi
Davanın çeşitli aşamalarında mahkeme üyelerinin reddi taleplerinin haklı gerekçelere dayandığını ifade eden Aydın, “Heyetin sadece bu davaya özgülenmesi, heyetin tavır ve davranışları ortak bir akla dayanmaktadır. Bu koşullarda heyetinizin bu davaya bakmasının yargı etiğine aykırı olduğunu söylemek istiyoruz. Eğer heyet davadan çekilmezse heyetinizi reddediyoruz. Çolak’ın CMK 135 kapsamın elde edilen tape kayıtları varsa HTS kayıtlarının istenmesine, Çolak hakkındaki ilk şikâyetin kim tarafından ne zaman yapıldığına dair bilgi istenmesine, Çolak’ın bu davada tanık olarak dinlenmesine karar verilmesini talep ediyoruz” dedi.
‘Taleplerimiz karşılanmadı’
Duruşma verilen aranın ardından avukat Mahsuni Karaman’ın beyanlarıyla sürdü. Karaman, HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’a dair 5 Ağustos ve 12 Ağustos tarihlerinde gelen Adli Tıp Kurumu (ATK) raporlarına dair konuştu. Demirtaş hakkındaki 11 ortam dinleme kaydının taraflarına verilmesi gerektiğini daha önce de vurguladıklarını aktaran Karaman, taleplerinin reddedildiğini hatırlatarak, “Hala taleplerimizin karşılanmadığı açıkça belli oluyor. Biz bu konuşmaların kayıtlarının materyalleri üzerinde inceleme yaparak ekleme çıkarma yapılıp yapılmadığının sorulmasını talep etmiştik. ATK, ilk raporunda bir inceleme yapıp oluşturulan materyalin 2 Nisan 2018 tarihinde oluşturulduğuna hükmediyor. 12 Ağustos tarihli rapora göre ise o tarihten sonra bu materyale ulaşılamadığına dair bir mütalaa vermiş. Bu materyal 2018 Nisan ayında sizin bu dosyanıza esas olmak üzere hazırlanmış bir kopyadır. Bu kayıtların içinde bulunduğu CD’nin ne zaman oluşturulma tarihini öğrenmek istiyoruz. Bu konuşmaların CD’ye ne zaman kayıtlandığı ve en son ne zaman erişim sağlandığı bilgilerine erişim talebimiz var” dedi.
Ardından söz alan avukat Nuray Özdoğan ise yargıdaki çeteleşme sorununun artık saklanamayacağını belirterek, “Savcıların uyuşturucu baronlarıyla ilişkilerinden tutun da siyasi rantla soruşturma yürütülmesine kadar gün ve gün gazetelerden okuyoruz. Bizim dosyamız Türkiye yargısının geldiği noktayı gösteren bir dosya. Mahkeme başkanının çeteleşmenin başında olduğunu gösteren bir süreç içeriyor. Biz sadece Çolak ile ilgili yürüyen soruşturmaları istemiyoruz. Dava sürecinde yer alan tüm savcılar ve şu an mevcut duruşma savcısı ile mahkeme heyeti açısından yürüyen bir soruşturmanın olup olmadığını öğrenmek istiyoruz” dedi.
Reddi hakim talebi reddedildi
Sonrasında mahkeme başkanı, avukat Cihan Aydın’ın bahtiyar Çolak’la ilgili iddianame düzenlenmesi nedeniyle mahkeme heyetinin dosyadan çekilmesi yönündeki talebinin reddedilmesine karar verdi. Mahkeme başkanı, talebi “duruşmayı uzatmaya yönelik” olarak değerlendirdi.
Duruşma, 31 Ağustos Çarşamba günü devam edecek.