Şırnak'ın Cizre ilçesindeki Merkez Anadolu Lisesi’nde Müdür Yardımcısı ve İngilizce öğretmeni olarak görev yapan Burak E.’nin öğrencilerine cinsel istismarda bulunduğu suçlaması ile yargılandığı davanın karar duruşması bugün Cizre 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Karar duruşmasına HDP Şırnak Milletvekili Nuran İmir, KESK MYK üyeleri, Eğitim Sen Şırnak temsilcileri ve Şırnak Barosu avukatları katıldı.
Mahkeme öğretmene, iki öğrenci için 22 ay 15 gün hapis cezası verdi. Ayrıca toplamda 13 ay görevden el çektirme cezası verildi.
‘KARAR VİCDANLARI RAHATLATMADI’
Cizre Adliyesi 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada mağdurların avukatları hazır bulunurken, sanık Burak E. ve avukatı İstanbul’dan Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı.
Sanık Burak E., hakkındaki iddiaların siyasi olduğunu iddia ederek mağdurları suçladı. Ardından söz alan avukatı ise müvekkilinin disiplinli bir öğretmen olduğunu ve bunun için kendisine iftira atıldığını savundu.
Şırnak Barosu Kadın ve Çocuk Hakları Merkezi adına davayı takip eden ve istismar mağduru öğrencilerin gönüllü avukatlığını yapan Salih Ecer, kararın vicdanları rahatlatmadığını belirtti.
Gerekçeli kararın henüz açıklanmadığını belirten Ecer “Doğrusu karar vicdanları rahatlatmadı. Verilen cezayı az buluyoruz, gerekçeli karar sonrası itirazda bulunacağız. Bu dosyada toplam dört öğrencimiz şikayetçiydi ancak üçü şikayetini geri çekmişti. Biz bu davanın takipçisi olmaya devam edeceğiz” dedi.
Karara ilişkin ayrıntılı değerlendirme için gerekçeli kararın açıklanmasının beklemesi gerektiğini ifade eden avukat Ecer, istismar olayına ilişkin birden fazla dosya açıldığını ve bu dosyalara ilişkin diğer davaların devam ettiğini söyledi.
Ecer “Toplamda mağdur öğrenci sayısının 40’dan fazla olduğu biliniyor ancak yargılama sürecinin uzun sürmesi ve diğer nedenlerle bazı öğrenciler şikayetlerini geri çektiler, biz davanın takipçisi olmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
‘KARAR TACİZCİ VE TECAVÜZCÜ ZİHNİYETE GÜÇ VERMİŞTİR’
Duruşma sonrası yapılan açıklamada kararı değerlendiren HDP Şırnak Milletvekili Nuran İmir ise Kürtçe yaptığı konuşmada davayı ilk günden beri parti olarak Meclis gündemine de taşıdıklarını dile getirdi.
İmir, "Bugün çıkan karar toplumun vicdanını yaralamıştır. Bu karar kadın bedenine uzanan tacizci ve tecavüzcü zihniyete güç ve kuvvet vermiştir. Davayı takip eden heyet olarak bu yaklaşımın karşısında olacağız. Dosya üç parçaya bölünmüştü, bu ilk davaydı. Bugün verilen karar ile olay taciz olarak tanımlandı ancak kapsamlı bir istismar durumu var. Bir şehrin okulunda ne kadar kız öğrenci varsa 40 öğrenci istismara maruz bırakılmış, onlar şahsında bir kent, bir bölge istismar edilmiştir" sözleri ile karara tepki gösterdi.
Kürt illerinde istismar davalarının da farklı biçimde ele alındığını söyleyen İmir, "Bu istismar Türkiye’nin herhangi bir şehrinde olsaydı bu şekilde karar çıkmazdı. Ama Kürdistan’da Kürt çocukları istismar edildiği için adaletsiz bir karar çıktı" ifadelerini kullandı.
‘ELİMİZ YAKANIZDADIR’
Sonuna kadar dosyanın takipçisi olacaklarını ve istismarın devlet kurumlarınca aklanmasına istismarcıların devlet tarafından korunmasına izin vermeyeceklerini belirten Şırnak Milletvekili Nuran İmir “Toplumda yeriniz yoktur, elimiz yakanızdadır. Taciz ve istismara karşı mücadele etmeye devam edeceğiz” diyerek mahkemelere politik kararlar vermemeleri çağrısında bulundu.
‘CESARET VEREN POLİTİKALARI SORGULAMAYA DEVAM EDECEĞİZ’
Açıklamada konuşan Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Genel Merkez Hukuk Sekreteri Zeynep Erkan Korkmaz ise “Bugün burada yaşanan tekil bir olay olmayıp ne yazık ki sık sık karşılaşmaya başladığımız, ahlaki çöküntüye yozlaşmaya işaret etmektedir. Dolayısıyla sadece yargı ayağını değil, bu çürüme haline yol açan girişimlere cesaret veren politikaları sorguluyoruz, sorgulamaya devam edeceğiz” dedi.
Korkmaz ataerkil sistemin hayatın her alanında yeniden inşa edilmesi ile taciz, tecavüz ve istismar vakalarının giderek arttığına dikkat çekti.
‘SUÇ İŞLİYORLAR’
Burak E. dava devam ederken “güvenlik” gerekçesiyle İstanbul'un Sultangazi ilçesindeki Orhangazi Ortaokulu’na atanmıştı. Bu atama KESK İstanbul Kadın Meclisi tarafından protesto edilmişti. Bunun üzerine Burak E. önce Halk Eğitime, ardından başka bir kuruma atandı. Ancak son atandığı kurum gizli tutuldu.
Cizre’de istismar ile anılan Burak E.’nin hala İstanbul’da bir kamu kurumunda görev yapıyor olması da endişeleri ve tepkileri beraberinde getirdi. İstanbul Eğitim Sen 3 No’lu Şube’den Ayşe Panuş, tüm bu süreçte Burak E.’nin korunduğuna işaret etti. Panuş, yasalara göre bu kişinin yargı süreci devam ederken doğrudan açığa alınması gerektiğini vurguladı.
Panuş, “Ancak bu süreç ne yazık ki böyle olmadı. Ki bildiğimiz yüzlerce olay var. Ne yazık ki, bu cinsel suçları işleyen öğretmenler, erkekler hem yargı tarafından korunuyor hem Milli Eğitim tarafından. Aslında bakanlığın tüm yasa ve yönetmeliklerinde çocukların yararına kuruludur. Ama uygulamada bu erkek öğretmenler korunuyor” dedi.
"Kesinlikle bir hukuksuzluk var" diyen Panuş, "İstanbul’a atanıyor ve İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü nerede olduğunu söylemiyor. Bunu yapanlar suç işliyorlar. Haklarında iddia olsa bile bu öğretmenlerin kesinlikle hiçbir eğitim kurumunda hatta ofis elemanı olarak bile çalışmaması gerekiyor. Yani tamamen eğitimin dışına atılması gerekiyor. Burada çok sayıda iddia var" şeklinde konuştu.
Sadece Burak E.’nin değil pek çok erkek öğretmenin istismar iddiaları ve davaları varken başka okullara atandığını söyleyen Panuş “Bu şu anlama geliyor: Taciz etmeye devam et, biz senin arkandayız. Başka bir anlamı yok” dedi. Panuş son olarak “Çocuklar risk altındadır ve siz bu kararlarla tacizciyi güçlendiriyorsunuz çocukları değil” ifadelerini kullandı.