CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, Genel Merkez’de bir basın toplantısı düzenledi. 128 milyar dolar için Merkez Bankası’nın sorumluluğu Hazine ve Maliye Bakanlığı’na, Bakanlığın ise Merkez Bankası’na attığını ifade eden Öztrak, “Anlaşılan 128 milyar dolar yakar top oldu. Kimse elinde tutmak istemiyor. Ama ne mevcut Bakan, ne de Merkez Bankası Başkanı rezervlerin, döviz piyasalarına müdahale yetkisiyle beraber, Hazine’ye neden devredildiğini, ya da Hazine’nin bu işlemlere neden ortak edildiğini bir türlü açıklamıyor” dedi.
Öztrak açıklamasında şunları söyledi:
"128 milyar dolar nerede?' sorusunu bizlerin ısrarlı takibi ve vatandaşımızın (soruyu) benimsemesi sonucunda ortaya bir takım itiraflar çıktı. Geçtiğimiz cuma günü çiçeği burnunda Merkez Bankası Başkanı'na bir açıklama yaptırdılar.Hatırlayacaksınız önceki Merkez Bankası Başkanı 128 milyar doların akıbetini merak edince koltuğundan oluvermişti. Yeni gelen başkan da yaptığı açıklamayla iddialarımızın bir kısmını ilk ağızdan doğruladı, itiraf etti. Çeşitli gerekçeler ileri sürse de kasadaki kendisine ait döviz kalmadığını söyledi.Demek ki döviz rezervleri Erdoğan şahsım hükümetinin ve şürekasının iddia ettiği gibi kasada değilmiş, kasada yokmuş. Merkez Bankası kasasındaki kendi rezevlerini arka kapıdan Hazine'ye vermiş.Bir de kimse fark etmesin diye aynı gün emaneten aldığı dövizleri kasasına koymuş. Yani Merkez Bankası sahibi olduğu döviz rezervlerini vermiş, kasasındaki dövizlerin emanetçisi olmuş."
Hem Hazine ve Maliye Bakanı’nın hem de Merkez Bankası’nın yeni başkanının, yapılan işlemlerin dayanağı olarak Hazine Müsteşarlığı ve Merkez Bankası arasında 2017 yılında imzalanan bir protokolü gösterdiğini ifade eden Öztrak, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hazine ve Maliye Bakanı’na ve Merkez Bankası Başkanı’na şu 10 soruyu yöneltti:
- Bu protokolün varlığını dört yıl boyunca kamuoyundan neden sakladınız?
- Serbest dalgalı kur rejimini fiilen ortadan kaldıran bu arka kapı uygulamalarını ve yapılan işlemleri, kamuoyundan bu güne kadar neden sakladınız?
- 2017’den sonra, Hazine döviz piyasalarına müdahale ederken Merkez Bankası yayımladığı tüm politika metinlerinde, Türkiye’de serbest dalgalı kur rejimi uygulandığını söyledi. Milletimizi ve dünyayı neden yanılttınız? Sebep olduğunuz güven kaybını, nasıl telafi etmeyi düşünüyorsunuz?
- Döviz rezervlerinin yönetimi ve piyasalarda döviz işlemleri yapan oda, Merkez Bankası’nın harimi ismetidir. Merkez Bankası’nın harimi ismetine siyasetin elinin girmesine neden izin verdiniz? Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın, döviz rezervlerini yönetme yetkisi kim tarafından, neden ve hangi amaçla elinden alındı ve damadın yönetimindeki kurumlara devredildi?
- Bu işlemlere mesnet yaptığınız protokol Hazine’ye, kamu bankaları eliyle döviz piyasasına müdahale etme yetkisini açıkça veriyor mu?
- Bu protokolün yasal dayanağı olarak Merkez Bankası Başkanı, 2 Temmuz 2018’den sonra yürürlükten kalkmış bir kanun maddesine atıf yapıyor. Bu durumda Hazine ve Maliye Bakanlığı, 2 Temmuz 2018’den sonra, kamu bankaları eliyle döviz satmaya devam etti mi? Ettiyse hangi yetkiyle etti?
- Mahalli idare seçimleri öncesinde, 17 Ocak 2019 tarihinde, 4059 sayılı Yasada yapılan bir değişiklikle Finansal İstikrar ve Kalkınma Komitesi’ne üye kurum ve kuruluşların, “Yetkileri dışında alınacak tedbirleri belirleme ve uygulama yetkisi” Cumhurbaşkanı’na verildi. Bu çerçevede; Erdoğan, Cumhurbaşkanı sıfatını kullanarak, Merkez Bankası rezervlerinin olağandışı yöntemlerle satılması için bir karara imza attı mı? Merkez Bankası ve/veya Hazine ve Maliye Bakanlığı’na yazılı ya da sözlü talimat verdi mi?
- 2017 Şubat ayından bu yana, Hazine’nin talimatıyla kamu bankaları eliyle hangi tarihlerde, ne kadar döviz, kimlere satıldı?
- Hazine talimatıyla kamu bankaları üzerinden satılan dövizlerden birilerinin önceden haberi oldu mu? Döviz piyasalarına yapılacak müdahalelerin dışarıya sızmaması ve özellikle “içeriden öğrenenlerin ticaretinin” engellenmesi için Hazine ve Maliye Bakanlığı ile kamu bankalarında ne tür tedbirler alındı?
- Merkez Bankası ve Hazine arasında imzalanan bu protokolün detaylarını kamuoyuyla ne zaman paylaşmayı düşünüyorsunuz?