Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), üye ve yöneticilerinin tutuklanmasına dair açıklama yaptı.
Yazılı açıklamada, Halkın Hukuk Bürosu'na düzenlenen baskında kapının kırıldığı, avukatların müvekkillerine ilişkin dosya içerikleri, evrak, CD gibi materyallere el konulduğu belirtildi:
“Gözaltı ve sonrasındaki hukuki süreç tam bir keyfiyetle ilerletildi. Meslektaşlarımız sorgu hakimliğinde savunmalarını gerçekleştirirken salonda yüzlerinde kar maskesi olan silahlı terörle mücadele polisleri de hazır bulundu.”
“Sadece büroda bulundukları için gözaltına alındılar”
İstanbul Adliyesi soruşturmasında gözaltına alınan ÇHD Genel Merkez yöneticisi Avukat Nazan Betül Vangölü Kozağaçlı ile ÇHD üyesi avukatlar Didem Baydar Ünsal ve Seda Şaraldı tutuklandı.
ÇHD, avukatlar hakkındaki tutuklama kararı da dahil evrak içeriğinde, İstanbul Adliyesi saldırısı dair bir delil bulunmadığı, bu yönde bir iddia ileri sürülmediğini açıkladı.
Hukuki süreçle ilgili hak ihlallerini şöyle sıraladılar:
- Meslektaşlarımızın bürosu polis tarafından şiddet uygulanarak basıldı, kapıları kırıldı, eşyalarına zarar verildi.
- Tutuklanan avukatlar Nazan Betül Vangölü Kozağaçlı ve Didem Baydar Ünsal haklarında gözaltı kararı olmamasına rağmen, sadece o sırada büroda bulundukları için gözaltına alındı.
- Avukatları ile görüşmeleri 24 saat süre ile kısıtlandı. Dosyada gizlilik karan olması nedeniyle suçlamalardan da ancak savcılık aşamasına gelindiğinde haberdar olunabildi.
- Gözaltındaki avukatlara hukuki süreç boyunca, Çağlayan'daki çatışmaya katılan kişileri tanıyıp tanımadıkları dışında bir soru yöneltilmedi. Bu bağlamda, Havana Kuralları olarak da bilinen avukatların rolüne ilişkin ilkelerin en temeli olan "avukatların müvekkilleri ile özdeşleştirilmemesi" ilkesi henüz savcılık aşamasında ihlal edildi.
- Büroda el konulan ve dijital materyal adı verilen CD ve flash bellekler, avukatların yürüttüğü dava dosyalarına ilişkindi. Dosyada bu dava dosyaları dışında, avukatlara atfedilen tek bir delil söz konusu değil.
- Avukatlar her gün adliyelerde görev yürüten, ofislerinin adresi herkesçe bilinen kişilerken, aleyhlerine tek bir delil de bulunmazken, bir takım dava dosyasının incelenmemiş olması bahane edilerek tutuklanmaları kabul edilemez. Bu uygulama en basit ifadesi ile kişi özgürlüğü ve güvenliğinin ihlalidir.
- Kaldı ki, el konulan CD ve flash bellek içeriğinin müvekkillerinin dosyaları ile ilgili olduğu gözetildiğinde avukat-müvekkil ilişkisinin gizliliğinin de ihlal edildiği görülecektir.
- Avukatlar hakkında basına servis edilen yalan yanlış bilgilerle masumiyet karinesi hakları da ihlal edildi.
ÇHD, avukatlar Nazan Betül Vangölü Kozağaçlı, Didem Baydar Ünsal ve Seda Şaraldı’nın derhal serbest bırakılmasını talep etti.
Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi önündeki polis kontrol noktasına 6 Şubat’ta silahlı saldırı düzenleyen Emrah Yayla ve Pınar Birkoç ile o sırada adliye önünde bulunan Dilfiraz Karataş hayatını kaybetmiş, 3’ü polis 6 kişi yaralanmıştı. Saldırıyla ilgili soruşturma kapsamında düzenlenen operasyonda, aralarında Halkın Hukuk Bürosundan, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) yöneticisi ve üyesi olan avukatlar Nazan Betül Vangölü Kozağaçlı, Seda Şaraldı, Berrak Çağlar ve Didem Baydar Ünsal da dahil 96 kişi gözaltına alındı.