Cumartesi Anneleri/İnsanları ve İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyonu, “17-31 Mayıs Gözaltında Kayıplara Karşı Mücadele Haftası” kapsamında gözaltında kaybedildikten sonra bulunan kemikleri Sultangazi'deki Gazi Mezarlığı’nda gömülen Rıdvan Karakoç ve Hasan Ocak’ı mezarı başında andı. Anmaya Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Cengiz Çiçek, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, HDP İstanbul eski Milletvekili Musa Piroğlu, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) ve çok sayıda kişi katıldı.
‘DEVLET, SUÇU ÖRTMEYE DEVAM EDİYOR’
Anmada konuşan İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri, Cumartesi Anneleri’nin 28 yıldır sistematik olarak yaşananları hafızalarda tutmaya çalıştığının söyledi. Yoleri, “Bu yıllarda bazı taleplerimiz oldu. Başlangıçta sağ aldınız sağ istiyoruz ile başlayan bu mücadele, bugün failler bulunsun hesap sorulsun, kayıplarımız nerede diye devam ediyor. Hakikat arayışımız devam ediyor. Ancak devleti yönetenlerin ilk günkü bu suçun gizlenmesi, adaletin engellenmesi noktasındaki bu inadı bugün halen devam ediyor” dedi.
Hüseyin Ocak, ağabeyi Hasan Ocak’ın cenazesini bulup suçu belgelendirdiklerini söyledi. Devletin bunu kabul ettiğine dikkati çeken Ocak, devletin “suçüstü” yakalandığını ifade etti.
BULDAN: ÖNÜMÜZDE BİR FIRSAT VAR
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, yargısız infazlara karşı hakikat ve adalet mücadelesinin bitmeyeceğini vurguladı. Buldan, “Ortada cinayet olmasına rağmen ‘fail yok’, failler olmasına rağmen yargılama yok. Bütün bunlar karşısında korunan, kollanan, cezasızlık politikasından yararlanan sistem var. Bu aynı zamanda devlet politikasına dönüşmüş durumdadır. Bugün 2023 yılında olsak da zihniyetin aynı zihniyet olduğunu hepimiz görüyoruz. Haftalardır Cumartesi İnsanları'nın Galatasaray Lisesi önünde oturma eylemine izin vermeyen, her defasında onları gözaltına alan bu iktidarın kurmuş olduğu ittifak, bu zihniyeti bir kez daha devam ettirme, bu karanlık döngüyü bir kez daha devam ettirme kararlılığını bizlere gösteriyor” şeklinde konuştu.
Buldan, 28 Mayıs seçimlerine işaret ederek, "Faşizmin karşısında dik durmak ve bu mücadeleyi büyütmek hepimizin görevidir. Önümüzde bir fırsat var. Aydınlık ile karanlık arasında tercih yapabileceğimiz son bir fırsatımız var. Yine faşizm ve demokrasi arasında tercih yapacağımız bu fırsatı 28 Mayıs tarihinde hepimiz özenle ve önemle ele almak durumundayız. 28 Mayıs tarihinde ikinci tur seçimlerde faşizmi göndermek ve demokrasiye kazandırmak üzere hareket etmemiz ve bu anlamda hepimizin sandıklara gitmemiz, oy kullanmamız, faşizme kaybettirmez anlamında önemli olacaktır” çağrısı yaptı.
ESP İstanbul İl Örgütü yöneticisi Leyla Can, “Kürt halkının özgürlük mücadelesini yükseltenler, devrimciler ve sosyalistler, işkencelerde ve gözaltılarda kaybedilmeye çalışılıyor. Bizler Hasan Ocak’ın, Rıdvan Koçak’ın ve gözaltında kaybettiklerimizin işkencelerde öldürüldüğünü çok iyi biliyoruz” dedi.
Kayıp yakını Hanife Yıldız ise, gözaltında kaybedilen çocuğu Murat’ı kendi eliyle karakola teslim ettiğini ve devletin kendisini kandırdığını söyledi.