HDP'ye karşı saldırıların asla kendilerini yıldıramayacağını belirten HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, iktidara, "Siyasetin bir çözüm aracı olduğuna inanıyorsanız, rekabet ettiğiniz siyasetin karşısına siyasetle çıkarsınız. Yargı gücü ile devlet gücü ile hedef göstererek, saldırarak, kayyım atayarak siyaset yapılmaz! Varsa bir siyasetiniz, siyasi cesaretiniz, HDP'nin karşısına siyasetle çıkarsınız" çağrısı yaptı. İktidarın talimatıyla hukuku çiğneyerek partisine yönelik baskın ve operasyonlar olduğunu belirten Buldan "Partimize karşı saldırılarınızla asla bizi yıldıramayacaksınız, bu saldırılara asla alışmayacağız. Siyasi soykırım operasyonlarınıza asla boyun eğmeyeceğiz, geri adım atmayacağız, başaramayacaksınız. HDP'siz bir Türkiye, HDP'siz bir siyaset, HDP'siz bir parlamento, HDP'siz yerel yönetimler, HDP'siz yaşam hayalleriniz çöp olmaya devam edecek" diye konuştu.
780 gündür kayıp olan üniversite öğrencisi Gülistan Doku hakkında araştırma önergesi vereceklerini ve komisyon kurulmasını isteyeceklerini söyleyen Buldan, tüm partilerden önergeye destek beklediklerini ifade etti.
UMUDU ÇÖKERTMEK İSTİYORLAR
Buldan, HDP'nin TBMM'deki toplantısında yaptığı konuşmada, özetle şunları söyledi:
Anadil mücadelesi vazgeçilmezdir. Yüzyıllık inkar politikalarının hala devam ettirilmesinden kaynaklı bugün birçok dil kaybolma tehlikesi ile karşı karşıyaya. Dilleri, çoğulculuğu, anadilde eğitimi teminata alma mücadelesine devam edeceğiz. Dünya Anadil Günü Kutlu olsun.
Bir toplumu ve ülkeyi çökertmenin ilk yolu umudu çökertmektir. AKP ve MHP iktidarının tüm politikaları halkın umudunu hedef almak. Cezaevlerinde ölüme terk etme politikasıyla insanların umut haklarını yok ediyorlar. Cezaevinde tutulan hasta tutsakların ölüm haberleri geliyor. İçeridem sağ çıkma umudu ağır saldırı altında. Tecritle, çözümsüzlük ve çatışma siyaseti ile barış umudunu saldırı altında tuttuklarını da görüyoruz. Hak ve özgürlükleri hedef alarak demokrasi umudunu söndürmek istiyorlar.
BASKIN VE TUTUKLAMALARLA GEÇMEYEN GÜNÜMÜZ YOK
Kayıpların üzerini karartmaya çalışan, adalet arayışlarının önüne duvar ören iktidar, hakikatlerin açığa çıkmaması için bir şey daha yapıyor. Medyayı baskılayarak, sosyal medyayı engelleme planı yaparak toplumu nefessiz bırakmayı planlıyorlar. Tüm ülkeyi hedef almış durumdalar. Çökertme politikalarına karşı direnen herkesi hedef almış durumdalar. İktidarın bu politikasının önündeki en büyük engel HDP ve demokrasi güçleridir, barış siyasetidir, yarattığı değişim inancıdır, kadınların mücadelesidir. Kobani kumpas davasını ve siyasi intikam amaçlı kapatma davasını bu yüzden devreye soktuklarını biliyoruz. Demokrasi, adalet, barış umutlarını yok etmek istediklerini biliyoruz. Yerellerde de her gün bir partimizin ilini, ilçesini, yöneticilerimizi, halkımızı hedef alıp saldırmaya devam ediyorlar. Saldırı baskın gözaltı ve tutuklamalarla geçmeyen günümüz yok.
İKTİDARIN ÇÖKÜŞ HİKAYESİ OLACAĞIZ
Hiç boşuna uğraşmayın, bize karşı yürüttüğünüz siyasi operasyonlardan da özel politikalarınızdan da bir iktidar hikayesi çıkartamayacaksınız, size çıkacak tek hikaye iktidarınızın çöküş hikayesi olacaktır. Zoru başaran, imkansızı gerçekleştiren HDP gerçek başarı hikayesini yazmaya devam edecek. Siz kumpaslarınızla çökeceksiniz, HDP mücadelesiyle, ittifaklarıyla büyümeye ve siyaseti belirlemeye devam edecek. Siyasetin bir çözüm aracı olduğuna inanıyorsanız, rekabet ettiğiniz siyasetin karşısına siyasetle çıkarsınız. Yargı gücü ile devlet gücü ile hedef göstererek, saldırarak, kayyım atayarak siyaset yapılmaz! Varsa bir siyasetiniz, siyasi cesaretiniz, HDP'nin karşısına siyasetle çıkarsınız.
HDP'SİZ SİYASET HAYALLERİNİZ ÇÖP OLMAYA DEVAM EDECEK
Partimize karşı saldırılarınızla asla bizi yıldıramayacaksınız, bu saldırılara asla alışmayacağız. Siyasi soykırım operasyonlarınıza asla boyun eğmeyeceğiz, geri adım atmayacağız, başaramayacaksınız! HDP'siz bir Türkiye, HDP'siz bir siyaset, HDP'siz bir parlamento, HDP'siz yerel yönetimler, HDP'siz yaşam hayalleriniz çöp olmaya devam edecek.
SOLUNUM CİHAZINA BAĞLI BİR EKONOMİ YARATTILAR
Halka her gün, acı reçete içirirken kendileri haksız zenginleşmeyle, israfla, yolsuzlukla kamu kaynaklarını hortumlamaya devam ediyorlar. Yarına dair bir güven, inanç bırakmadılar. Pandemiden zaten büyük bir gelir ve iş kaybıyla çıkan halkın sırtına tarihin en büyük zamlarını, faturalarını, vergilerini yüklediler. Solunum cihazına bağlı bir ekonomi yarattılar. AKP Genel Başkanı çıkmış, 'ülkenin kazancından birlikte faydalandığımıza göre, külfeti de beraber omuzlayacağız' diyor. Cefayı çeken; emekçi, yoksul halktır ama sefasını yaşayan saray iktidarıdır.
Kredi kartı borcunu ödeyemediği için takibe düşenlerin sayısı 4 milyonu aşmış durumda. Bu insanlar ülkenin kazancından yararlandığı için mi borç takibindeler? Son 2 haftada açılan yeni icra dosyası sayısı 401 bindir. Toplam dosya sayısı 22 milyonun üzerindedir. Bu rakam her haneye bir icra dosyası demektir. Milyonlarca insan kazançtan yararlandığı için mi hacizlik oldu? AKP Genel Başkanı'nın itirafıyla açıklanan rakam ise; elektriğini ödeyemeyen hane sayısıdır, bu da 4 milyonun üzerindedir. 5 haneden biri karanlıktadır! Son 1 yılda doğalgazını ödeyemeyen hane sayısı 3 milyonun üzerindedir.
Halktan fedakarlık isteyeceğiniz, beşli çetenize para pompalamayı durdurun. Sarayınızın israfını kesin. Eş dosta dağıttığınız kamu ihalelerini durdurun. Müteahhitlere geçilmeyen yollar için yaptığınız ödemeleri durdurun. Savaşa kaynak harcamayı sonlandırın. Bunları yaparsanız halk biraz da olsa rahat nefes alır.
SORUNLAR DA ÇÖZÜM YOLU DA ORTAK
Kürt sorununda demokrasi sorununa, Alevi toplumunun sorunlarından emek sömürüsüne kadar tüm toplumsal sorunlar ortak sorumlarıdır. Çözüm de yolumuz da ortaktır. Kendisi de ittifak partisi olan partimiz, demokrasi ittifakını büyütmek için hayata emekten ve demokrasiden bakan güçlerle, toplumsal muhalefetle bir araya gelmekte ve ittifakı büyütme yollarını aramaktadır. Hep birlikte ezildiğimize göre, kurtuluşu da hep birlikte başarabiliriz elbette! Demokrasi ittifakı, mücadele ittifakı; karanlıktan aydınlığa gidilmesinin mücadelesidir.