Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin il başkanları toplantısında konuştu. Babacan, “Eğer seçimlerden önce iyi bir hazırlık yapılır ve geniş bir mutabakat sağlanırsa güçlendirilmiş parlamenter sistem için gereken anayasa değişikliğinin seçimlerden sonra ilk altı ay içerisinde hızlıca tamamlanacağına biz inanıyoruz. Gün bugün, hazırlık ve çalışma için zaman bu zaman" dedi.
Parlamenter sisteme geçişte 6 muhalefet partisinin çalışmaya başlamasının önemli olduğunu belirten Babacan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a da çağrıda bulunarak, "Erdoğan, siyasi şiddete karşı duruş ortaya koymalı" dedi.
Babacan’ın konuşmasından satır başları şöyle:
SEÇİM GÜNÜ YAKLAŞIYOR: Tarihi belli olmasa da adı konmasa da seçim günü yaklaşıyor. Kriz üzerine kriz üreten mevcut iktidar, uzun süredir bu ülkeyi yönetemiyor. Ekonomiden hukuka, dış politikadan tarıma her alanda kriz büyüyor. Daha evvel söylediğim gibi ülkemiz çoklu bir sistem krizinden geçiyor. Tıbbi tabirle 'çoklu organ yetmezliği' gibi bir durumla şu anda ülkemiz karşı karşıya. Bu sistem krizini aşma fırsatı, önümüzdeki seçimde inşallah elimizde olacak. Biz önümüzdeki seçimleri, sadece mevcut iktidar ortaklarını uğurlayacağımız bir tarih olarak görmüyoruz. Türkiye, aynı zamanda çok kritik bir karar alacak bu seçimle birlikte. Aslında önümüzdeki seçimlerde sandıkta, 'taraflı cumhurbaşkanı sistemine tamam mı devam mı' kararını vatandaşlarımız vermiş olacak. Önümüzdeki seçim, güçlendirilmiş parlamenter sistemine geçişin bir onayı anlamına gelecek. Güçlendirilmiş parlamenter sistemle ilgili hazırlıklarımızı çoktan tamamlamış durumdayız.
HEDEF, EN AZINDAN İLKELER BAZINDA BİR MUTABAKAT SAĞLAYABİLMEK: Anayasa’nın bazı maddelerinin değişmesi gerekiyor, bunları detaylıca çalıştık. Önerdiğimiz sistem değişikliği, demokratik anayasa yolunun ilk adımıdır. Önerdiğimiz sistem değişikliği, bu ülkedeki herkesin insana yaraşır bir hayat yaşamasının yolundaki ilk adımdır. Parlamenter sistem konusunda irade beyan eden siyasi partilerle çoklu görüşmelere başlamış olduk. Bu 6 siyasi partinin aynı masada oturup sistem üzerinde çalışması gerçekten önemli bir adımdı. Bu görüşmelerde hedef, en azından ilkeler bazında bir mutabakat sağlayabilmek. Hangi anayasa değişikliğinden bahsedersek bahsedelim, ülkemizde yaşayan her bir vatandaşımızı ilgilendiren bir çalışmadan bahsediyoruz. Böyle bir çalışmanın, ancak geniş bir siyasi mutabakatla ve çok geniş bir toplumsal mutabakat arayışıyla yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Ve bu mutabakatın erken bir aşamada sağlanmasının önemli olduğunu düşünüyoruz.
GÜN BUGÜN, HAZIRLIK VE ÇALIŞMA İÇİN ZAMAN BU ZAMAN: ‘Hele bir seçim olsun sonrasında da bakarız. Birkaç senede parlamenter sisteme geçeriz’ gibi işi zamana yayan bir yaklaşımı da doğru görmüyoruz. Bizim kültürümüzde ne vardır; ‘hayırlı işte acele ediniz’. Eğer seçimlerden önce iyi bir hazırlık yapılır ve geniş bir mutabakat sağlanırsa güçlendirilmiş parlamenter sistem için gereken anayasa değişikliğinin seçimlerden sonra ilk altı ay içerisinde hızlıca tamamlanacağına biz inanıyoruz. Yeter ki seçimlerden önce iyi bir hazırlık olsun. Mümkün olduğunca detaylı çalışılsın, geniş bir mutabakat sağlansın. Hazırlık iyi olursa, bu işin sahibi çok olursa, toplumsal mutabakat zemini geniş olursa bunun uygulaması çok hızlı olacaktır. Ama işi sonraya bırakmayacağız. Gün bugün, hazırlık ve çalışma için zaman bu zaman.
SÖZÜMÜZE GÜVENİYORUZ: Bu çalışmaların yalnızca anayasa değişikliğiyle sınırlı kalmaması gerektiğini de biliyoruz. Anayasa değişikliğinin yanı sıra siyasi partiler ve seçim yasalarındaki değişiklikler, Meclis İç Tüzüğü’ndeki değişiklikler ve özellikle de siyasi etikle ilgili düzenlemelerin çok çok önemli olduğunu düşünüyoruz. 6 partinin mutabık kaldığı bir metin hayırlısıyla ortaya çıktıktan sonra geçiş sürecinin yol haritasının da çalışılması gerektiğini hep söylüyoruz. Yapılacak ilk seçimlerle sistemi değiştireceğimiz tarih arasında nelerin yapılmasıyla, hangi adımların atılmasıyla ilgili bir yol haritasının ortaya çıkarılması demek. Geçiş süreci yol haritasının ve bununla ilgili çalışmaların, taahhütlerin de hep önemli olduğunu vurguladık. Hangi aşamalardan geçileceği ve bunun takviminin kamuoyu ile paylaşılmasının önemli olduğunu düşünüyoruz. Çünkü biz, DEVA Partisi olarak söylediğimiz her sözün bizi bağladığını biliyoruz ve sözümüze güveniyoruz.
BU ORTAMDAN CESARET ALACAKLAR OLACAKTIR: Sayın Erdoğan’dan, derhal siyasal şiddete karşı açık bir duruş ortaya koymasını talep ediyorum. Bu ülkenin bir vatandaşı olarak talep ediyorum. Olan biteni sadece izleyen, ‘Bunlar daha iyi günleriniz’ diyen, muhalefeti ülke yönetimine talip olmamaya davet eden bu tutum, ülkemiz adına son derece tehlikeli bir ortama zemin hazırlamaktadır. Cumhurbaşkanı siyasal şiddete karşı açık bir tutum ortaya koymazsa bu ortamdan cesaret alacaklar olacaktır. Ortaya çıkabilecek olayların da sorumlusu Sayın Erdoğan olacaktır.
KHK GİBİ UCUBE BİR YOLLA BİNLERCE AİLEYİ MAĞDUR EDENLERİN ÖNÜNÜ KAPATACAĞIZ: Bir kez daha vurgulamak isterim ki ülkemizi, üste çıkanın altta kalanı ezdiği, nöbetleşe zorbalığın yaşandığı bir ülke olmaktan kurtaracağız. Huzur hakkı adı altında çok yerden maaş alıp vatandaşın huzurunu çalanlara geçit vermeyeceğiz. Gençleri işsiz bırakıp üçer beşer maaşla kamu kaynaklarını kendilerine bağlayanlara müsaade etmeyeceğiz. Kamu ihalelerini özel davet usulüyle yaparak, kayırmacılıkla, yolsuzlukla bu ülkeyi fakirleştirenlere dur diyeceğiz. KHK gibi ucube bir yolla binlerce aileyi mağdur edenlerin önünü kapatacağız. DEVA Partisi olarak, bu milletin alın terini hiç edenlerin, hakkını hukukunu çiğneyenlerin karşısında dimdik duracağız. Biz, Türkiye’nin yüzünü umuda çevireceğiz.