ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, dün yaptığı günlük basın toplantısında gündeme ilişkin gazetecilerin sorularını yanıtladı. Miller, Türkiye'ye F-16 savaş uçaklarının satışı, İsveç'in NATO'ya üyelik başvurusu ve Karabağ'da Ermenistan'ın kontrolündeki bölgede yapılan seçimlere ilişkin açıklamalarda bulundu.
Miller, Anadolu Ajansı muhabirinin "F-16 uçaklarının satışlarıyla ilgili güncel bir gelişme var mı? Dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Joe Biden'la G20 marjında görüştüğünü ve ABD'nin İsveç'in NATO üyeliği ile F-16 satışı arasında bağlantı kurduğunu dile getirdi. Bunun Ankara'yı üzdüğünü ifade etti. Siz bunu nasıl açıklıyorsunuz?" sorusuna, bu iki konunun birbiriyle bağlantılı olmadığı yanıtını verdi.
'BU SÜREÇTEKİ TEK AKTÖR DEĞİLİZ'
Miller, F-16'lar İsveç'in NATO üyeliğiyle ilgili soruyu şöyle yanıtladı: “İki şey var. Birincisi, zamanlamayla ilgili bir gelişme yok. Ancak, bu ikisinin bağlantılı olup olmadığı konusunda, bunların bağlantılı olduğunu ya da olması gerektiğine inanmıyoruz. Daha önce belirttiğimiz ve Türk hükümetine açıkça ilettiğimiz üzere, F-16’ların satışı ABD Kongresi tarafından onaylanması gereken bir şey. Bu iki konunun birbirine yakından bağlı olduğuna inanan Kongre üyelerimiz var; dolayısıyla, biz bu iki konunun bağlantılı olduğuna inanmasak da bu süreçteki tek aktör biz değiliz. Bunu Türk yetkililere doğrudan açık bir şekilde ilettik.”
'DEVAM EDEN SORUNLAR DİYALOG YOLUYLA ÇÖZÜLMELİ'
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Miller, bir gazetecinin Ermenistan-Azerbaycan ilişkileri ve Karabağ'da Ermenistan kontrolündeki bölgede yapılan seçime ilişkin sorusuna da yanıt verdi. Miller, ABD'nin Dağlık Karabağ'ı bağımsız ve egemen bir devlet olarak tanımadığını, dolayısıyla seçimlerin sonuçlarını da tanımadığını ifade etti.
Miller, konuya ilişkin olarak özetle şu ifadeleri kullandı:
“Dağlık Karabağ’daki hızla kötüye giden insani durum hakkında derinden endişe duyuyoruz. ABD Dışişleri Bakanı’nın haftasonu yaptığı açıklamada olduğu gibi, Dağlık Karabağ’daki erkek, kadın ve çocukların acil olarak ihtiyaç duyduğu insani malzemelerin geçişi için Laçin ve Aghdam yollarının derhal ve aynı anda açılması çağrımızı yineliyoruz. Bakanın çağrılarında ifade ettiği üzere, liderleri gerilimi artıracak ya da bu amaçtan uzaklaşılmasına sebep olacak eylemlere karşı uyarıyoruz.
Buna ek olarak şunu da belirtmeliyim ki Dağlık Karabağ’daki yolların açılması ve taraflar arasında diyalog olması için bunu sürekli vurguladık. Dağlık Karabağ’ın bu süreç için güvenilir temsilcilerinin olması önemli olmakla birlikte geçmişte de söylediğimiz gibi Dağlık Karabağ’ı bağımsız ve egemen bir devlet olarak tanımıyoruz; dolayısıyla, son günlerde açıklanan sözde cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarını tanımıyoruz.
ABD Ermenistan ve Azerbaycan’ın devam eden sorunları doğrudan diyalog yoluyla çözmesini güçlü bir şekilde destekliyor. Bu sebepledir ki Dışişleri Bakanı Blinken ve Kafkas Müzakereleri Başdanışmanı Lou Bono sürekli bu konuyla ilgileniyor ve ilgilenmeye devam edecek.”