Yüksekova’da hava kirliliği sorunu: Çevre Mühendisi Kekeç’ten çözüm önerileri
Çevre Mühendisi Ozan Kekeç, Yüksekova’daki hava kirliliğinin temel nedenlerini ve çözüm yollarını anlattı.
Yüksekova Belediyesi’nde 2 yıldır görev yapan Çevre Mühendisi Ozan Kekeç, bölgedeki hava kirliliğine dair önemli tespitlerde bulundu. Kekeç, hava kalitesindeki düşüşün nedenlerini açıklayarak çözüm önerilerini de paylaştı.
"Ellerine ne geçerse yakıyorlar"
Kekeç, Yüksekova’da hava kirliliğinin temel nedenlerinden birinin bilinçsiz yakıt kullanımı olduğunu belirterek; "İnsanlar ellerine ne geçerse yakma amacıyla sobaya atıyor. Plastik, çöp ve kalitesiz kömürle tutuşturma yapıyorlar. Bu, hava kalitesinde ciddi bozulmalara neden oluyor. Kalitesiz kömür kullanımının yanı sıra, kaliteli kömür kullanılsa bile doğru şekilde yakılmadığında yine hava kalitesi düşüyor. Ne yazık ki kömür yakmayı doğru şekilde bilmiyoruz ve bu da havayı kirleten önemli bir etken” dedi.
"Doğru yakma yöntemleri bilinmiyor"
Kömürün doğru şekilde yakılmamasının büyük bir israfa yol açtığını vurgulayan Kekeç, "Yanlış yakma şekilleri hem daha fazla hava kirliliğine hem de kömürden tam verim alınamamasına neden oluyor. Sobaya kömür eklenmeden önce, soba belli bir ısıya ulaşmalı. Yanlış zamanda kömür eklendiğinde çıkan karbon monoksit, havayı daha fazla kirletiyor. Bu sebeple, insanları doğru yakıt kullanımı ve yakma yöntemleri konusunda bilinçlendirmemiz gerekiyor” şeklinde konuştu.
"Kalitesiz kömür kirliliği artırıyor"
Hava kirliliğinde kalitesiz kömürün etkisine değinen Kekeç, "Kaliteli kömür bile olsa, doğru şekilde yakılmadığında hava kalitesi bozulur. Kalitesiz kömür kullanımı ise zaten yaygın bir problem. Bu konuda insanlara eğitim vermek ve daha temiz enerji kaynaklarına yönelmek gerekiyor" ifadelerini kullandı.
"Doğal gaz ve yenilenebilir enerji çözüm olabilir"
Yüksekova’da hava kirliliğinin azaltılması için doğal gazın kullanılması ve yenilenebilir enerji kaynaklarına geçilmesinin önemine dikkat çeken Kekeç, "Doğal gazın Yüksekova’ya gelmesi, hava kalitesinde büyük iyileşmeler sağlayacaktır. Bunun yanında, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı yaygınlaştırılmalı. Bu da çevreye duyarlılığı artıracak ve hava kalitesinin düzelmesine katkı sağlayacaktır” diye belirtti.
"Çevre kirliliği ve küresel ısınma birbirini etkiliyor"
Kekeç, hava kalitesindeki bozulmanın sadece yakıt kullanımına bağlı olmadığını, küresel ısınma gibi diğer faktörlerin de etkili olduğunu belirterek, "Yangınlar, doğal afetler, motorlu araçlar, hızlı nüfus artışı ve plansız kentleşme gibi faktörler de hava kirliliğini artırıyor. Hava kalitesinin bozulması küresel ısınmayı etkilerken, küresel ısınma da hava kalitesine olumsuz etki yapıyor. Bu sorunlar birbiriyle doğrudan bağlantılı” şeklinde konuştu.
"Hakkari’de hava kalitesi izleniyor"
Kekeç, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın Ulusal Hava Kalitesi İzleme Sistemi'nden elde edilen veriler üzerinden Hakkari’nin hava kalitesini incelediğine vurgu yaptı. Ayrıca, "Hakkari’de kurulan izleme istasyonunda PM10 ve kükürt dioksit (SO2) değerleri ölçülüyor. Özellikle yaz aylarında bile hava kalitesinde düşüşler gözlemleniyor. PM10, yani havada asılı kalan toz tanecikleri, sağlığımızı ciddi şekilde etkiliyor ve bu değerler genelde sınırların üzerinde seyrediyor” diye kaydetti.
"Toz, insan hayatını kısaltıyor"
Kekeç, tozun insan sağlığı üzerindeki etkisine de değinerek, "Toz olmasaydı insan hayatı 1000 yıl uzayabilirdi. Bu, tozun insan sağlığı üzerinde ne kadar önemli bir etkisi olduğunu gösteriyor. PM10, havada askıda kalan bu tanecikler, hava kalitesini düşüren başlıca etkenlerden biri" şeklinde konuştu.