TGC: 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü baskılarla karşılıyoruz
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, gazetecilerin karşı karşıya kaldığı sorunlara dikkat çekti.
TGC, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"2025 yılında da 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü basın özgürlüğü açısından karanlık bir tablo ile karşılıyoruz. Basın İş Yasası ile çalıştırılmamak, düşük ücret, sendikasızlık, işsizlik, haksız gözaltı ve tutukluluk gibi sorunlar hâlâ en ağır şekilde devam ediyor. Türkiye, 2024 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 180 ülke arasında 158. sırada yer alıyor. 18 gazeteci cezaevinde tutulurken, birçok gazeteci açılan davalar ve adli kontrol uygulamalarıyla baskı altına alınmaya çalışılıyor."
Açıklamada ayrıca Dezenformasyon Yasası ve gündeme getirilen Etki Ajanlığı Tasarısı’nın gazeteciliği suç gibi göstermeyi hedeflediği belirtildi. Gazetecilere yönelik fiziksel saldırıların devam ettiğine dikkat çeken TGC, saldırganların cezasız kalmasının bu durumu daha da teşvik ettiğini ifade etti.
Basın özgürlüğüne dair umut korunuyor
TGC, açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı:
"Basın ve düşünceyi ifade özgürlüğü önündeki engellerin kalktığı, cezaevindeki gazetecilerin özgür kaldığı, haberin ve gazeteciliğin suç olarak görülmediği günlerde mesleğimizi icra etme umudumuzu koruyoruz. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti olarak üyelerimizin ve tüm meslektaşlarımızın Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutluyoruz."
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nasıl ortaya çıktı?
10 Ocak, basın çalışanlarının hakları için önemli bir dönemeç olarak görülüyor. 4 Ocak 1961’de 212 sayılı Basın İş Kanunu’nun Resmi Gazete’de yayımlanmasıyla basın çalışanlarına yasal haklar sağlandı. Ancak dokuz gazete patronu bu yasaya karşı çıkarak gazetelerini üç gün boyunca kapatma kararı aldı.
İstanbul Gazeteciler Cemiyeti ve İstanbul Gazeteciler Sendikası ise bu karara katılmayarak üç gün boyunca “Basın” adlı bir gazete yayımladı. Bu dayanışmanın ardından, 10 Ocak “Çalışan Gazeteciler Bayramı” olarak kutlanmaya başladı. Ancak 1971’deki askeri müdahale sonrasında gazetecilere yönelik artan baskılar nedeniyle günün adı “Çalışan Gazeteciler Günü” olarak değiştirildi.