Pervin Buldan: Bu halk size hakkını asla helal etmeyecek
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "helallik" istemesine dair "Bu halk size hakkını asla helal etmeyecek. İstifa edeceksiniz ve hesap vereceksiniz" dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partisinin Meclis grup toplantısında konuştu.
"Geleceğimizi enkaz altında bırakan depremler değil, insan yaşamını hiçe sayan bu çürümüş talan düzenidir. AKP-MHP’nin ülkenin başına bela ettiği sistem yaşanan her felaketin sebebidir" diyen Buldan, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın "helallik" istemesine dair de konuştu. Buldan, "On binler enkaz altında çığlık atarak can verdi. Bu halk size hakkını asla helal etmeyecek. İstifa edeceksiniz ve hesap vereceksiniz" dedi.
Buldan ayrıca "Kızılay’la ilgili görüşlerimizi, bu kürsüden değil, milletvekili arkadaşlarımla birlikte, Kızılay’ın önüne şimdi buradan çıkıp giderek açıklayacağız" duyurusunu yaptı.
Buldan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"BAĞIŞLARIN DEPREM BÖLGESİNE ULAŞMADIĞI ORTADA"
"Öyle bir iki gün eksiklik yaşandı diye kendinizi temize çıkaramazsınız. Sorunlar 23 gündür devam ediyor. Şovlarla bağış topladılar algı çalışması yaptılar aradan kaç gün geçti, bu bağışların deprem bölgesine ulaşmadığı halen ortadadır. Çünkü acil ihtiyaçlar günden güne büyümektedir. Toplanan paralar nerededir, neden deprem bölgesinde değildir?"
"KAYIPLARDAN BİREBİR SİZ SORUMLUSUNUZ"
"Ölüye saygı ilkesi gözetilmeden paldır küldür yürütülen enkaz kaldırma çalışması derhal durdurulmalı, önce cenazelere ulaşılmalıdır. İktidarı buradan bir kez daha uyarıyoruz, ortaya çıkarılmayan veya vücut bütünlüğü bozulan cenazelerden, kayıplardan birebir siz sorumlusunuz. Deprem kayıplarının faili meçhule dönüşmesinden siz sorumlu tutulacaksınız."
"ÇOCUKLAR NEREDE?"
"Kadınlar çocuklar yaşlılar ve engelliler için bu mağduriyet çok daha büyüktür. Bu depremin en büyük yıkımını kadınlar yaşadı. Kadın meclisimiz başta olmak üzere tüm kadın örgütleri ihtiyaçları karşılanması için mor dayanışmayı yürüttüler. Bu dayanışmayı daha fazla büyütme çağrısı yapıyorum. Refakatsiz kalan çocuklarla ilgili çok ciddi bir endişe içerisinde kamuoyu. Çocuklar nerededir? Bu sorunun cevabını iktidar vermek zorundadır. İlgili kurumları özellikle uyarıyorum. Gözümüzün üzerlerindedir. Bu çocuklar sizin sorumluluğunuz altındadır. Başlarına gelenler başta bakanlık olarak sorumludur. TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu bünyesinde kurulan Çocuk Hakları Alt Komisyonu’nun derhal toplanması için dilekçe verdik. Meclis derhal çocukların durumunu gündeme almalı ve sorumluluğun yerine getirmelidir."
"AFRİN KAPILARI YARDIM KURULUŞLARINA AÇILMALI"
"Türkiye’nin kontrolündeki Afrin’den deprem sonrası sağlıklı bilgi alınamamaktadır. Yardımların talancı çeteler tarafından alıkoyulduğuna dair haberler kamuoyuna yansımaktadır. Bir çağrı yapıyoruz, Afrin kapıları derhal bağımsız, güvenilir yardım kuruluşlarına, basına ve izleme örgütlerine açılmalıdır."
"GELECEĞİMİZİ ENKAZ ALTINDA BIRAKAN DEPREM DEĞİL"
"Geleceğimizi enkaz altında bırakan depremler değil, insan yaşamını hiçe sayan bu çürümüş talan düzenidir. AKP-MHP’nin ülkenin başına bela ettiği sistem yaşanan her felaketin sebebidir.
OHAL kapsamında çıkardıkları bir kararname ile çevre ve şehircilik bakanlığına ormanları, meraları inşaata açmaya yetki verdiler. Yeni bir doğa talanı yapması başlatacaklar. OHAL kapsamında çıkarttıkları bütün kararlar deprem fırsatçılığıdır.
Görevi arama kurtarma olan AFAD’ın liyakatsiz atamalarla amacı dışında kullanılan bir kuruma dönüştürüldüğünü bu depremde bir kez daha gördük. Kurumun bütçesinin afet harcamalarından çok başka amaçlar için kullanıldığı bir kez daha ortaya çıktı. Afet harcaması 3 milyar lira, hizmet binası için harcanan para 2,5 milyar lira! Deprem cihazına ayrılması gereken kaynakları tanıtım faaliyetlerine çarçur eden bir kurum yarattılar. İşte bu yönetim zihniyetinin bir sonucu olarak AFAD’ın Hatay başta olmak üzere deprem bölgelerine 3. ve 4. Günde dahil olabildiğini onu da eksik personelle gerçekleştirebildiğini gördük. Bunun sorumlusu da bağlı olduğu bakanlık ve doğrudan cumhurbaşkanlığı hükümet sistemidir. Halkı enkaz altında bırakan, ölüme, soğuğa, açlığa mahkûm eden bu iktidardır. Hızlı karar alınan bir sistem deyip allayıp pulladılar, hızları görüldü, deprem bölgesine 72 saat sonra girebildiler. Ama ekranları karartmakta, tehditte, yasakçılıkta, sosyal medyayı engellemekte, dayanışmaya kayyum atamakta hiç geri kalmadılar. Yaşamların karartılmasında yoklar ama düşmanlıkta tam bir organize halde olduklarını hep birlikte gördük."
"ÜNİVERSİTELERİ DERHAL AÇIN"
"Buradan bir kez daha çağrı yapıyoruz üniversiteleri derhal açın öğrencilerin geleceğiyle oynamayın.
Çıkıp bir de hiçbir sorumlulukları yokmuş gibi pişkince konuştuklarına tanık olduk. Ufak tefek sorunlar yaşandı diye olayı geçiştirmeye çalıştıklarına tanık olduk. Bu depremde asrın yüzsüzlüğünü gördük. Bunların en son ne zaman utandığını hatırlayan yok. Çünkü bunlarda utanma yok."
"HALK SİZİN YÜZÜNÜZDEN CANINI VERDİ, DAHA NE VERSİN"
"On binler enkaz altında çığlık atarak can verdi, AKP Genel başkanı helallik istiyor, bu halk size hakkını asla helal etmeyecek. Halk sizin yüzünüzden canını verdi daha ne versin!
Sizi bu siyasi enkazdan liyakatsiz AFAD’ınız bile kurtaramaz. İstifa edeceksiniz ve hesap vereceksiniz. Siz halktan bir şey isteme konumuna değilsiniz, halka hesap vermek zorundasınız hesap da vereceksiniz. Hükümet istifa seslerine kulaklarınızı tıkayamazsınız. Yamanız gereken sorumluluğunuzu kabul ederek istifa etmenizdir."
"TEK BİLDİKERLİ YASAKÇILIK"
"Hükümetin küçük ortağı da çıkmış maçlar seyircisiz yapılsın diyor. Tek bildikleri şey yasakçılık. Seyircisiz maç, muhalefetsiz siyaset, denetimsiz bina, seçmensiz seçim, öğrencisiz üniversite, ekransız medya. Biz de diyoruz ki AKP ve MHP’siz bir Türkiye."
"KIZILAY'IN ÖNÜNDE AÇIKLAMA YAPACAĞIZ"
"Kızılay’la ilgili görüşlerimizi, bu kürsüden değil, milletvekili arkadaşlarımla birlikte, Kızılay’ın önüne, şimdi buradan çıkıp giderek açıklamamızı orada yapacağımızı ifade ediyor, teşekkür ediyorum."