Mermer ocağı için ahırları yıkılan köylüler: Bir şirket için bir köyü gözden çıkardılar
'Bütün köyün geçim kaynağı bu hayvanlardır. Tarım Bakanlığı diyor ki destek vereceğiz. Destek ahır yıkmak mıdır?'
Van’ın Gürpınar ilçesine bağlı kırsal Yurtbaşı (Şêxan) Mahallesi’nde yapılmak istenen mermer ocağı için dozerle ahırları yıkılan yurttaşlar, “Bir şirket için bir köyü gözden çıkardılar. Bu köy bizimdir” diyerek yıkıma izin vermeyeceklerini söyledi. Tek geçim kaynağının hayvancılık olduğunu ifade eden köylüler, yetkililere seslenerek kendilerine bir çözüm bulmasını istedi.
Bundan 14 yıl önce köye şirkettin geldiğini anlatan Hadi Yüce, kendileri için konut ve ahır yapma sözü verdiğini ama hiç birini yerine getirmediğini kaydetti. Bütün köy olarak perişan olduğunu anlatan Yüce şunları dile getirdi:
“Bundan 14 yıl önce şirket köye gelerek, maden olduğunu söyledi. Maden ocağı yapılmasın diye o zaman karşı çıktık. Çünkü hayvanların tek geçiş noktası burasıdır. Köyün bütün yerleşim yeri bu alandır. Köyde başka da yer yok. Köyün alanı çok dar çünkü. 150 ile 200 yıldır bu köy ve ahırlar buradadır. 6 bin koyunun yaşadığı alan burasıdır. Ahırlarımızı yıktılar. Şimdi bütün hayvanlarımız dışarıda. Bütün köyün geçim kaynağı bu hayvanlardır. Tarım Bakanlığı diyor ki destek vereceğiz. Destek ahır yıkmak mıdır? Ramazan ayında şirket tekrar köye geldi. Bizlere aharlımızın boşaltılmasını istedi. Karşılık bulmayınca şirket geri çekildi.
‘BU SEFER KORUCU VE ASKERLERLE GELDİLER, ŞİDDET KULLANARAK AHIRLARIMIZI YIKTILAR’
“Bundan birkaç gün önce şirket tekrar geldi. Bu sefer korucu ve askerlerle geldiler. Şiddet kullanarak ahırlarımızı yıktı. Darp edildim. Ne yapalım? Nereye gidelim? Bütün köy olarak perişan durumdayız. Bütün yetkililere sesleniyorum bize bir çare bulsunlar.
‘BİR ŞİRKET İÇİN BÜTÜN KÖYÜ GÖZDEN ÇIKARDILAR’
Mermer ocağının yapılacağı yerin hayvanların yaşam alanı olduğuna dikkat çeken Muhammet Bilek de, bir şirket için bütün köyün gözden çıkartıldığını belirterek, yetkililerin buna dur demesini istedi. Bilek, “Burada yaşıyoruz. Köy küçük olduğu için bütün hayvanlarımızı burada besliyoruz. Bütün köy ahalisi olarak burada idare ediyoruz. Bütün hayvanlarımızın kullandığı tek güzergah ve köprüde bu alan da yer alıyor. Bura da yetkililere sesleniyoruz. Köyümüze sahip çıksınlar. Hepimiz burada nefes alıyoruz. Tek geçim kaynağımız da hayvancılıktır. Bizleri bir şirkete satmasınlar. Bir şahıs Diyarbakır’dan gelmiş köyümüzü elimizden almaya çalışıyor” diye konuştu.
‘HEM BİZ HEM HAYVANLARIMIZ PERİŞAN OLDU’
Sıdık Bilek ise, ahırların yıkılmasının hukuki olmadığını, bu kararın geri çekilmesini ve yıkılan ahırlar için bir çare bulunması gerektiğini dile getirerek, şunları söyledi: “Hayvanlarımızın yaşadığı ve sağıldığı tek alan burasıdır. Bize bu yapılanlar hak değil. Hangi madde ile bu kararı aldıklarını bilmiyoruz. Bu yaptıkları hukuki değil. Ahırlarımızı yıkmışlar bu nasıl bir haktır. Hem biz perişan olduk hem de elimizde kalan hayvanlarımız. Bize bir çare bulmaları lazım. Yetkililer sesimizi duysun.”
