İHD Hakkari ve kayıp yakınları Murat Yıldız için adalet istedi

İHD Hakkari ve kayıp yakınları Murat Yıldız için adalet istedi

İHD Hakkari ve kayıp yakınları Yüksekova Sanat Sokağı’nda 1995’te gözaltına alındıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan Murat Yıldız için adalet talebinde bulundu.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Hakkari Şubesi ve kayıp yakınları, 23 Şubat 1995’te gözaltına alındıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan Murat Yıldız için Yüksekova Sanat Sokağı’nda bir araya gelerek adalet talebinde bulundu. Açıklamaya İHD üyeleri, kayıp yakınları, DEM Parti İlçe Eş Başkanı Filiz Saygı ve ÖHD temsilcileri katıldı. Basın açıklamasını İHD Hakkari Şubesi üyesi ve kayıp yakını Eren Baskın okudu.

Baskın, açıklamasında kayyum atamalarına ve yargı kararlarına değinerek, “Bugün bir kere daha şunu ifade etmek isteriz ki Van Büyükşehir Belediye Başkanı halkın oylarıyla seçilmiş Abdullah Zeydan’dır. Seçimden hemen önce yapılan hukuksuz girişimlerin Van halkının iradesini gasp etmesine itiraz ediyoruz. Van halkının iradesine vurulan bu darbenin tam olarak karşısındayız” diye belirtti.

whatsapp-image-2025-02-15-at-12-52-56-1.jpeg

Baskın, 23 Şubat 1995 tarihinde gözaltında kaybedilen Murat Yıldız ile ilgili şu bilgileri paylaştı:

“Annesi Hanife Yıldız, 23 Şubat 1995 günü öğle saatlerinde İzmir Karşıyaka’daki evinde otururken, arkadaşının annesi telefon ederek ‘Murat, Bornova’daki Karakolun önünde gözaltına alınıyor, hemen buraya gelin’ dedi. Bunun üzerine anne Hanife Yıldız ve Murat’ın dayısı, Bornova Karakoluna gitti. Ancak burada, yetkililer tarafından Murat’ın gözaltına alınmadığı söylendi. Karakolda görevli olan komiser Ramazan Kaya, anne Hanife Yıldız’a oğlunun ismini ve soyadını sordu, sonra dışarı çıkarak telefonla bir görüşme yaptı. Ardından gelerek, Murat’ın ellerinden alındığını, gitmelerinin kendileri için daha iyi olacağını söyledi. Anne ve dayı, Murat’ın gözaltına alındığını öğrendiği andan itibaren emniyet müdürlüğüne, valiliğe, savcılığa başvurarak oğlunun akıbetini sordu. Ancak hiçbir yerden sonuç alamadı.”

Baskın, gözaltında kaybedilen insanların akıbetine ilişkin mücadeleyi vurgulayarak şunları söyledi:

“Türkiye’de bağımsız ve tarafsız bir yargı sistemi olmadığı için, gözaltında kaybedilen insanlarımızla ilgili hakikate ve adalete ulaşmamız mümkün olmuyor. Biz, İnsan Hakları Derneği Hakkari Şubesi ve kayıp yakınları olarak 162. haftamızda Murat Yıldız için buradayız. Hanife Yıldız’ın 30 yıl boyunca verdiği mücadelenin sonunda, savcılık tarafından verilen takipsizlik kararı Anayasa Mahkemesi’ne taşındı. Ancak bu başvuru tam 9 yıldır Anayasa Mahkemesi’nde bekletiliyor.”

whatsapp-image-2025-02-15-at-12-52-56.jpeg

Baskın, gözaltına alınan kişilerin devletin koruması altında olduğunun altını çizerek, “Murat Yıldız işkenceyle katledilmiş ve bedeni kaybedilmiştir. Devletin kolluk kuvvetleri, gözaltına aldıkları insanların can güvenliğinden sorumludur. Anayasa Mahkemesi devam eden ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldırmak için yeniden yargılama yolunu açmalıdır. Kaç yıl geçerse geçsin, tüm kayıplarımız için adalet istemekten vazgeçmeyeceğiz” ifadelerini kulllandı.

Basın açıklamasının ardından Murat Yıldız’ın annesi Hanife Yıldız’ın kaleme aldığı mektup Ozan Akbaş tarafından okundu. Hanife Yıldız mektubunda şunları belirtti:

“Tam 30 yıldır Şubat ayı benim kâbusum oldu. 30 yıldır ben ve kızım, geceleri rahat uyuyamıyoruz. 30 yıl önce bir gece, Murat’ımı rüyamda gördüm. Gömleğinin önü açık, kanlar içinde bana doğru geliyordu. ‘Anne ben çok üşüyorum, bana montumu getir’ dedi. Komiser Ramazan Kaya beni kandırdı, Murat’ımı benden koparıp aldı. 19 yaşındaki bir gencin yaşamaya hakkı vardı, ama elimden aldılar ve dua edebileceğim bir mezar yeri bile göstermediler.

Bir anne olarak bir mezar taşı bile isteyemedim. Çünkü bir insanın mezarı yoksa, mezar taşı da olamaz. Ama mezarı olanlar için bile adalet yok. Berfo Kırbayır 105 yaşında öldü. Kırbayır’ın oğlunun kemikleri devletin kayıtlarında olmasına rağmen, ona bile göstermediler. Bizim ülkemizde hak, hukuk, adalet yok. Ama bizim de mücadelemiz var. Oğlumu benden kopardılar, ama ona olan sevgimi koparamazlar. Hakkari’de benim için bir araya gelen herkese selam ve sevgilerimi gönderiyorum.”

 Yüksekova Haber
Etiketler : , , ,
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.