Hakkari Barosu’ndan 10 Aralık mesajı: Mücadele etmeye devam edeceğiz
Hakkari Barosu 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’ne ilişkin açıklama yaptı. Baro yaptığı açıklamada, mücadele etmeye devam edeceklerini bildirdi.
Hakkari Barosu, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada “İnsanlığın ortak değerleri olan adaleti, eşitliği, özgürlüğü, demokrasiyi, barışı ve en başta insan onuru için mücadele etmeye dün olduğu gibi bugün de devam edeceğimizi kamuoyuna bildiririz.” dedi.
Hakkari Barosu tarafından yapılan açıklama şöyle:
“Bugün, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilişinin 74. Yıldönümü. 2022 yılı da maalesef insan hakları ihlallerinin, gerek ülkemizde gerek bölgemizde yoğunlukla yaşandığı bir yıl olarak geçti.
İnsan hakları insanın salt insan olması nedeniyle sahip olduğu, bireyin kişiliğini ve onurunu korumayı amaçlayan evrensel ilke ve kurallar bütünüdür. İnsanlığın savaş, katliam ve soykırımlar sonucu deneyimlediği acı olaylardan sonra bu acıların bir daha yaşanmaması için insanlık ailesi “insan hakları” dediğimiz bu üstün ahlaki normlar konusunda fikir birliğine varmıştır. İnsanlık birikiminin yarattığı evrensel ilkeler ve metinler devletler başta olmak üzere toplumun her organı ve tüm bireylere uluslararası sözleşme, bildirge vb. metinlerle belirlenen insan haklarına saygı göstermelerini emretmektedir.
Yaşam hakkı başta olmak üzere işkence ve kötü muamele, adil yargılanma, ifade özgürlüğü, seçme ve seçilme hakları gibi en temel insan hakları ihlallerinin devam ettiği görülmektedir. Barolar başta olmak üzere insan hakları örgütlerinin raporları kişilere yönelik işkence ve kötü muamele vakalarında artış olduğunu göstermektedir.
Yaşam hakkı, işkence ve kötü muamele gibi ihlallerinin artmasının önlenmesi için etkin soruşturma yürütülmeli ve failler cezasız bırakılmamalıdır. Bu sayede bu suçların işlenmesi önleneceği açıktır. Aksi durumda Kolluk idari ve adli olarak sorumlu tutulmayacağını, haklarında açılacak soruşturmalarda kendileri aleyhine bir sonuç çıkmayacağını düşündüğü takdirde bu suçlar daha yoğun ve ağır bir şekilde işlenmeye devam edecektir.
Adil yargılanma hakkı demokratik bir hukuk devletinde olmazsa olmaz bir haktır. Bağımsız ve tarafsız bir yargının oluşturulması için Yargı Reformunda etkin adımlar atılmalıdır. Ulusal ve taraf olduğumuz evrensel hukuk ilkelerine göre hareket etmesi gereken yargı makamları AİHM ve Anayasa Mahkemesi kararlarını uygulamayacak duruma gelmişlerdir. Siyasi partiler ve yürütme makamı bağımsız ve tarafsız yargıyı etkileyecek açıklamalardan kaçınmalı, yargı makamları da bu açıklamaları görmezden gelerek hareket etmelidirler. Kişiler hakkında soruşturma açılıp açılmaması ve tutuklu kalıp kalmamaları yönünden mahkemeleri etkileyecek açıklamalardan herkes kaçınmalıdır.
Adil yargılamayı sağlayacak temel unsurlardan bağımsız savunma makamı olan Avukatlar ve baroların yargıdaki etkisi artırılmalı ve savunmayı sağlayan avukatların bağımsızlığına müdahale edilmesinden kaçınılmalıdır. Görevlerini yerine getirmeleri nedeniyle savundukları kişi ve örgütlerle özdeşleştirilerek avukatlar hakkında soruşturmalar davalar açılmak suretiyle savunma makamının bağımsızlığına müdahale edilmektedir. Savunma makamı olmadan yargılamanın bir anlamı olamayacağını, savunma yaptıkları için yargılanan meslektaşlarımızın yanında olduğumuzu belirtiyor ve “avukatlar savundukları kişilerle özdeşleştirilemez, savunma yapmak suç değildir” diyoruz.
Demokratik bir hukuk devletinde olması gereken en temel haklardan birisi de ifade özgürlüğüdür. İfade özgürlüğü herkesin hoşuna giden ve genel kabul gören düşüncelerden ziyade genel görüşe aykırı hoşa gitmeyen düşüncelerin ifade edilme olanaklarının yaratılmasıdır. İfade özgürlüğü ve hoşgörünün olmadığı toplumların ilerlemesi ve demokratikleşmesi mümkün değildir. Nefret söylemi ve şiddet içermeyen her türlü düşünce açıklamalarının yapılmasının yasal güvencesi oluşturulmalı ve bu ifadeler yüzünden tehdit edilen kişi ve kurumların güvenliği sağlanmalıdır.
Bütün bu nedenlerle, hak ve özgürlüklerin geliştirilmesi yönündeki çalışmalar ve yasal düzenlemeler, göstermelik olarak değil, hak ve özgürlüklerin tüm insanların ihtiyacı ve demokrasinin bir gereği olduğu için yapılmalıdır. Bu açıdan özgürlük-güvenlik ikilemi yaratılarak mevcut hak ve özgürlüklerden asla taviz verilmemelidir.
Bu kapsamda hak ve özgürlük alanını genişleten, insan hakları ihlallerine karşı temel bir güvence olan, çoğulcu, yeni ve demokratik bir Anayasa ihtiyacı önem arz etmektedir. Hak ihlalleri konusunda Uluslararası temel belgeleri ve ölçütleri esas alan yasal düzenlemeler derhal hayata geçirilmelidir.
Hakkari Barosu olarak, İnsan Hakları Evrensel Bildirgenin ilan edilişinin 73. Yılında insanlığın ortak değerleri olan Adaleti, eşitliği, özgürlüğü, demokrasiyi, barışı ve en başta insan onuru için mücadele etmeye dün olduğu gibi bugün de devam edeceğimizi kamuoyuna bildiririz.
Eşitlik Ve İnsan Haklarına Saygı, Daha Adil Bir Dünya İçin Şarttır."