EMEP Genel Başkanı Seyit Aslan: Yeni yılda dilek insanca yaşam, anahtar mücadele
İşçi evlerine yılbaşı ziyaretinde bulunan EMEP Genel Başkanı Seyit Aslan, işçilerle yeni yıl beklentilerini konuştu.
Emek Partisi genel başkanlığını 24 Aralık'ta gerçekleşen kongrede Selma Gürkan'dan devralan Seyit Aslan, işçi evlerine yılbaşı ziyaretinde bulundu. Beylikdüzü ve Esenyurt ilçelerinde evleri gezen Aslan; işçilerle yeni yıl beklentilerini konuştu. Ziyaretlerde gündemde ise yeni yıl dileklerinin yanı sıra belirlenen asgari ücret ve yerel seçimler vardı.
"KAŞIKLA VERİP KEPÇEYLE ALIYORLAR"
Aslan, ilk olarak bir sitenin güvenlik görevlisi olan Recep ve ailesini ziyaret etti. Aslan'ın 2024 için beklentilerini sorduğu Recep, "Ekonomik bir kıskacın içindeyiz. Herkesi kredi ya da kredi kartı borcu var, hayatımız borç olmuş" dedi. Yaklaşan yerel seçimlere de değinen Recep, demokrasi güçlerinin bir ittifak olarak hareket etmesi gerektiğini söyleyen Recep, "Halkçı, demokratik bir belediyeciliği göstermek adına çeşitli belediyelerde söz sahibi olmak çok önemli. Örneğin birkaç sene önce belediyeden bana yardım kartı çıkmazken ev sahibime çıkıyordu; belediye bütçeleri dergahlara, cemaatlere gidiyor. Bu tarz belediyecilik anlayışlarının arasında beyaz bir nokta koymak çok önemli" diye konuştu.
Yeni açıklanan asgari ücrete dair ise "Kaşıkla verip kepçeyle alıyorlar" diyen Recep, "İki sene öncesine kadar kira ücretimin çeyreğine denk gelirken şimdi ücret kirayı karşılamıyor bile. 10 yıl önce bir kişi çalışarak evi geçindirebiliyorduk, sonra 2 kişi çalışarak ancak geçinmeye başladık. Artık o da yetmiyor, çocuk da çalışmaya başlayacak. Asgari ücreti de zaten sokağın tepkisine göre belirliyorlar, ses olmayınca bu miktarda açıklanıyor" diye anlattı.
"İŞÇİLER KENDİ PARTİSİNDE ÖRGÜTLENMEDİKÇE KURTULUŞ YOK"
İşçi sınıfı olarak sermayeye karşı birleşmedikçe yoksullaşma, güvencesizleşme ve sendikasızlaşma halinin bitmeyeceğini vurgulayan Aslan, "Burjuva partileri işçi sınıfından yüksek oylar alıyor ama sonra işçi sınıfının haklarına yönelik saldırılarla hareket ediyor. O nedenle insanca yaşamak için sınıfın partisinde örgütlenmek, mücadele etmek çok önemli. İşçi sınıfının açlıkla, yoksullukla mücadele etmediği, açlık sınırına mahkum edilmediği; çocuklarımızın parasız, demokratik, laik bir eğitim alabildiği bir Türkiye için mücadele etmek çok önemli" dedi.
Tosyalı Demir Çelik Fabrikası'nda yanarken üzerine damacanayla su dökülen işçiyi hatırlatan Aslan, "Sermaye için, iktidar için işçilerin hayatının hiçbir önemi yok. O nedenle işçi sınıfı olarak kendi geleceğimiz için kendi partimizde örgütlenmeliyiz" diye konuştu.
"SINIFI KAZANMAK İÇİN GECE GÜNDÜZ ÇALIŞMALIYIZ"
Ardından Esenyurt'ta yaşayan fabrika işçisi İzzet'in evi ziyaret edildi. Bir önceki gün 24 saat mesai yapan İzzet, açıklanan asgari ücrete karşı kendi fabrikasında bir sessizlik olduğunu, tüm işçilerin asgari ücretin yakın zamanda tekrar açlık sınırının altına düşeceğini bildiğini anlattı. Yeni yılda artık seçimle bir değişiklik beklenmemesi gerektiğini söyleyen İzzet, "Mesela muhalefet 12 şehit haberinin arkasından bir tutum sergileyip bildiriye imza atmadı ama ertesi gün NATO'nun genişlemesi için imza attı. Onun için işçiler olarak kendi partimizle, sendikalarımızla mücadele etmeliyiz" dedi. İzzet'e hak vererek işçi sınıfını kazanamadan başarılı okunmayacağını ifade eden Aslan da "İşçi sınıfı kendisi tarih sahnesine çıkmadan kazanamayız. O yüzden partimizin gece gündüz çalışması gerekiyor" diye konuştu.