Cizre'den kriz yorumu: Nedeni iktidarın savaş politikalarıdır

Türkiye’de yaşanan ekonomik ve siyasi kriz pazara, markete zam olarak yansıyor. İnsanlar her gün yeni zamlarla karşılaşıyor, alım güçleri düşüyor. Ekonomik krizin her geçen gün derinleştiği Türkiye’de güvenlik ve savaş politikalarına büyük bütçelerin ayrılmasına yurttaşlar tepkili. Yurttaşlar savaşa değil, halka bütçe ayrılmasını ve sorunlarının çözülmesini istiyor. Şırnak'ın Cizre ilçesinde yurttaşlar yaşadıkları ekonomik sorunlara anlattı.

‘HİÇBİR ŞEY ALAMADIM'

Pazara alışverişe gelen Ayşe Bayın (55), büyük bir ekonomik kriz yaşandığını söyledi. Kıyametin yaşandığını belirten Bayın, artık çocuklarına bakamayacak duruma geldiklerini ifade etti. Eskiden 50 TL ile alışverişe çıktığı zaman alışveriş torbasını doldurduğunu kaydeden Bayın, şimdi bir öğünlük ihtiyacını bile alamadığını dile getirdi. Bayın, “Pazara geldim, dolaşıyorum ama hiçbir şey alamadım. Giymek için bir terlik bile alamıyoruz. Elektrik, su ve diğer giderler derken geçinemiyoruz. Bin TL ile çıksam bir teneke yağ, bir çuval un ve şeker alsam elimde bir şey kalmaz” dedi.

ELBİSE ALMAK ZOR

Halit Paksoy (58) ise, geçen sene bu vakitlerde yağın tenekesini 100 TL’ye aldığını şimdi ise 365 TL’ye çıktığını vurguladı. Esnaftan toptancıya, toptancıdan şirketlere kadar herkesin her şeye zam yaptığına aktaran Paksoy, “Ceketsizim ama bir ceket alacak durumum yok. Cebimde sadece 10 TL var. Türkiye gibi kaynakları bol alan bir ülkenin bu durumda olmaması gerekiyordu. Bu yoksulluk ve ekonomik kriz nereye kadar gidecek? Türkiye’de durumlar cehennem ateşi gibi. Birçok insanın ayağında ayakkabısı, çorabı yok. Kış mevsimi geldi. İnsanlar nasıl barınacak, nasıl yaşayacak? Yeter zamlara yeter. Gelirimiz yok nasıl yapacağız? Bu vicdansızlıktır. Bunun temel sebebi uygulanan zulüm ve zorbalık politikasıdır. Adaletsizlik var. Demokrasi ve insanlık yok olmuş. Artık dayanılacak gibi değil” diye konuştu.

KRİZİN SEBEBİ SAVAŞ 

“Türkiye’de huzurumuzun olmasını istiyoruz” diyen Celaddin Gezme (50), ekonomik krizin sebebinin hükümetin savaş politikaları olduğunu söyledi. Köylerinin ve yaylalarının yasaklanmasından dolayı köylerine de gidemediklerini belirten Gezme, “Yaylalarımız var gidemiyoruz. Dağlarımız hepsi karakol olmuş gidemiyoruz. Bölgede huzur da yok, çalışma imkânı da yok. Devlet, halkından vergisini tıkır tıkır alıyor. Milleti daha da yoksullaşıyor. Yaylalarımız açık olsaydı, köylerimize gidebilseydik üretim yapar geçimimizi sağlardık. Fakat bunu yasaklıyorlar” diye konuştu.

İNSANLAR GEÇİNEMİYOR

Düğün şarkıcılığı yaparak geçimini sağlamaya çalışan Sekvan Budak (29)0, “Pandemi başladığından beri ekonomik zorluk yaşıyoruz. Düğünler yasaklandı. Aylarca evde kaldık. Devlet, bize destek vermedi. İnsanlar geçimini sağlayamıyor. Kendimize bakamıyoruz. Eskiden durumu iyi olanlar komşularına yardım edebiliyordu artık o bile kalmadı. Kimse kendine bakamıyor. İnsanlar çöplükte yemek arıyor. Kimse keyfinden çöpten yemek toplamaz. Kimse keyfinden sokaklarda dilencilik yapmaz. İnsanlar zor durumda kaldığı için artık buna başvuruyor” ifadelerini kullandı.

Nar tezgâhının başında duran Fatma Elçin (50), fiyat artışlarından yakınan yurttaşlardan biri. Her şeyin ateş pahası olduğunu ifade eden Elçin, eskiden narın kilosunu 2 TL’ye alırken şimdi 5 TL’ye anca alabildiklerini dile getirdi.

'1-2 KİLO ALABİLİYOR'

Cihat Can (38) isimli esnaf ise şunları kaydetti: “Bu günler daha iyi günlerimiz. Geleceğe dair umudum yok. Sabah saat 05.00’te güne başlıyorum ve akşama kadar yarım teneke yağ parasını çıkaramıyorum. Eskiden insanlar 5-10 kilo nar alırdı şimdi ise sadece 1-2 kilo alabiliyor."