Bütçe 202,8 milyar lira açık verdi
Şubatta bütçe gelirleri, geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 19,1 azalarak 218 milyar 828 milyon liraya gerilerken, bütçe giderleri yüzde 93,9 artışla 389 milyar 388 milyon liraya ulaştı.
Türkiye’nin merkezi yönetim bütçe gelirleri şubatta 218 milyar 828 milyon lira, giderleri 389 milyar 388 milyon lira oldu. Bütçe açığını değerlendiren Ekonomist Mustafa Sönmez, depremden dolayı hem vergilerde azalma olduğunu hem de harcamaların arttığını belirterek “Varlıklı kesimlerden servet vergisi alınması gerekir” dedi.
AA’nı haberine göre Hazine ve Maliye Bakanlığı, şubat ayına ilişkin bütçe uygulama sonuçlarını açıkladı. Buna göre, şubatta bütçe gelirleri, geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 19,1 azalarak 218 milyar 828 milyon liraya gerilerken, bütçe giderleri yüzde 93,9 artışla 389 milyar 388 milyon liraya ulaştı. Ocak-şubat döneminde ise bütçe gelirleri, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 13,7 yükselerek 507 milyar 906 milyon liraya, bütçe giderleri yüzde 104,9 artarak 710 milyar 709 milyon liraya çıktı. Böylece merkezi yönetim bütçesi şubatta 170 milyar 560 milyon lira, ocak-şubat döneminde ise 202 milyar 802 milyon lira açık verdi.
AÇIK BUZ DAĞININ GÖRÜNEN YÜZÜ
Bütçe açığına ilişkin gazetemize konuşan Ekonomist Mustafa Sönmez, şubat ayında bu kadar bütçe açığının sürpriz olmadığını söyledi. Depremden dolayı hem vergilerde belli bir azalma söz konusu olduğunu hem de harcamaların önemli ölçüde arttığını dile getiren Sönmez, “Dolayısıyla bu açık henüz buz dağının görünen yüzü. Önümüzdeki aylarda daha büyük bütçe açıkları göreceğiz. Deprem dolayısıyla kamu harcamaları artmak durumunda. Bunu dengelemek için bundan sonra vergi ayağında gücü yeten varlıklı kesimlerden yeni vergiler alınması ve kamu harcamalarında lüks tüketim harcamalarını daraltılması olmalı. Bunlar yapılmadığı taktirde bütçe açığı olağanüstü boyutlarda büyür” diye konuştu.
ENFLASYONA YENİ İVME KAZANDIRIR
Bütçe açığının sonuçlarını değerlendiren Sönmez, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bütçe açığının finanse edilmesi için kamu borçlanması yüksek faizlerle yapılmak durumunda kalır. Harcamalardan afet nedeniyle kaçınmak mümkün değil ama diğer harcamaları kısma yoluna mutlaka gidilmeli. Polis askeri harcamalarından gereksiz kamu projelerinin, kamu özel ortaklı projelerinin, saray harcamalarının iptaline kadar birçok harcamanın kısıtlamasına gidilmesi beklenir. Vergi ayağında da mutlak servet vergisi getirilmesi gerekir ki açıklar daha da büyümesin. Bu açıkları finanse etmek için borçlanma yoluna gidilirse daha yüksek faizli borçlar ödenecek. Bu eğitim, sağlık, sosyal yardım harcamalarının kısılmasına neden olur. Toplumsal refah daha da düşer. Ayrıca bu açıklar enflasyona yeni ivmeler kazandırır. Bu nedenle varlıklı kesimlerden servet vergisi alınması gerekir.”
Seçime iki ay kaldığını hatırlatan Sönmez, Millet İttifakının da 15 Mayıs’tan sonra iktidara gelmesi halinde öncelikle ele alacağı sorunların başında bütçe dengesinin geleceğini söyledi.