20 bin öğretmen atanacağını duyuran Erdoğan: 18 yıl önce Türkiye yokluklar ülkesiydi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, gelecek aylarda 20 bin öğretmenin atamasının yapılacağını duyurdu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara'da eğitim tesisleri açılış törenine videokonferans ile katılarak açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Milletimizin iradesiyle Türkiye'yi yönetme vazifesini üstlendiğimizde ülkemizi dört temel sütun üzerinde yükselteceğimizin sözünü vermiştik. Adalet, sağlık, eğitim ve emniyet. Geriye dönük bir muhasebe yaptığımızda sadece bu dört alanda değil savunmadan ulaştırmaya, ticaretten enerjiye her alanda milletimize verdiğimiz sözleri yerine getirdiğimizin iftiharı içerisindeyiz" dedi.
Erdoğan, son 18 yılda hazırlanan bütçelerin büyük payını ise eğitime ayırdıklarını söyledi.
Erdoğan, 1 Mart'tan itibaren ilkokullarda haftanın iki günü, 8. ve 12. sınıflarda ise seyretilmiş sınıflarda başlayacak yüz yüze eğitime dikkat çekerek, "Vaka sayısına orantılı olarak yeni adımlar atmaya devam edeceğiz. İnşallah en kısa zamanda öğretmen ve öğrencilerimizi buluşturmak için yoğun çaba sarf edeceğiz" ifadelerini kullandı.
'AŞILAMAYI EN BAŞARILI YÜRÜTEN ÜLKE TÜRKİYE'
Covid-19 salgınına ilişkin de konuşan Erdoğan, şu anda dünyada aşılamayı en başarılı şekilde yürüten ülkenin Türkiye olduğunu söyleyerek, "Dün itibariyle 7.5 milyonu bulduk. Süreci ciddi bir biçimde yürütüyoruz, gevşeme yok. Yeni yeni takviyeler yine alıyoruz. Herhangi bir rehavet bize çökerse Allah göstermesin bir aksilik altından kalkamayız bedelini de ödeyemeyiz" sözlerini kaydetti.
28 ŞUBAT VURGUSU
"Önümüzdeki aylarda 20 bin öğretmenimizin daha atamasını yapacağız" diyen Erdoğan, "Eğitim öğretim sistemimizi jakoben bakış açısının tasallutundan kurtarmaya çalıştık. 28 şubat ürünü 8 yıllık kesintisiz eğitim-öğretim dayatmasına son vererek 4+4+4 eğitim öğretimi kademelere bölüp zorunlu eğitimi 12 yıla çıkardık. Orta okullarda lise eğitimini destekleyecek şekilde öğrencilerin tercihlerine göre seçmeli dersler koyduk. Ülkemizde bir dönem gizli saklı yürütülen Kur’an-ı kerim eğitimini tüm öğrencilerimiz için erişilebilir hale getirdik. Üniversiteye girişteki okul katkı puanlarını, katsayı farklılıklarını yıllarca marjinal örgütler tarafından istismar edilen üniversite harçlarını biz kaldırdık. Böylece eğitim- öğretim sistemimizin tüm gücünü ve enerjisini başka şetler yerine yalnızca çocuklarımızın gelişimine odaklamasının gayreti içinde olduk." dedi.
'YOKLUKLARIN ÜLKESİYDİ'
Geçtiğimiz yıllarda Türkiye'nin yasaklar, korkular ve yoklukların ülkesi olduğunu söyleyen Erdoğan, "Geçtiğimiz yıllarda Türkiye yasakların, korkuların, yoklukların ülkesiydi. Taşradaki okulların durumu çok daha vahimdi. Servis olmadığı için karda, ayazda okullarına saatlerce yürümek zorunda olan öğrenciler vardı. Benim okuluma yarım saatte giderdim. Kütüphane laboratuvar spor salonu gibi imkanlar ise büyük şehirlerdeki okullarda bile lüks kabul ediliyordu. Bizim okulumuzun spor salonu yoktu, çok basık sıçradığın zaman başının değeceği şekilde beden eğitimini yaptığımız bir bölüm vardı" diye konuştu.
Erdoğan konuşmasının sonunda ise "Eğitim öğretimde dijitalleşme hiç olmadığı kadar öne çıktı. Bir tarafta kaybederken öbür tarafta da bana göre dijitalleşme ile çok farklı bir mesafeyi aldık" dedi.